elbette HAYIR!Millet için değil ki, hazırlanan bu yasa! Her yanı açık, seçik, şahsi çıkar kokuyor... Adını da koymuşlar, bu yeni anayasa; Okundu mu maddeler, akrep gibi sokuyor... Doğru koysak olmaz mı başkanlıksa adını? Biz de bilsek bu işin, nedir ki miadını... Bir şeye benzemiyor, alamadık tadını; Hala oturmuş orda, boşa gazel okuyor... Sanırım bir kısmının kafası hayli kalın! Hem yalan hem talan var, hala salın ha salın! Hangi yetki yetmemiş, öğrenin, ibret alın; Dönmüş kaçan trene, öküz gibi bakıyor... Allah biz müminlerin, O’ zaten her dem kaim! Hak için yanıyoruz, ya Türk için yanan kim? Biri geldi çiğnedi, "gık" demedik nitekim! Hala onun acısı, kalbimizi yakıyor... Kimin değirmenine, taşıyoruz bu suyu? Farkında mıyız acep, gördünüz mü pusuyu? Dikkat et, tam önünde, sana kazılan kuyu! Bu işten bir tek kişi, küllün karlı çıkıyor... Verirsek memleketi, bir kişinin eline... O da bir katıldı mı, ihtirasın yeline! Bulamayız eskiyi, bu da böyle biline! Allah korusun bizzat, memleketi yıkıyor... Evet/mi ya hayır mı, bence "elbette HAYIR!" Haydi, gel sen doğruyu arifane bir ayır! Evetin çıkışı zor, millet için dik bayır! Hep oldum olası bu, yokuş bizi sıkıyor... Antalya-2017/03 Halil Şakir Taşçıoğlu ÜSTATLARDAN: Sanıyorlar bu Millet ayakta uyuyormuş Türk’ün önünü kesmek sancısı duyuyormuş Bazı davarlarında umrunda! Soyuyormuş!!! En hassas yerlerinden kancaları takıyor.............................DeliGarip(Sezai KAYA) |
Bir insanı tanımak istersen kimi sevdiğine bak, demişler.
Bizim dinimizde sevgi imanın 6 şartı kadar önemli bir meseledir. Kim sevilir, kim sevilmez?
Bakalım dinimiz bu mesele hakkında ne buyuruyor.
(Ey iman edenler, Yahudileri de, Hristiyanları da dost edinmeyin! Onlar, [İslam’a olan düşmanlıklarında] birbirinin dostudur. Onları dost edinen de onlardan [kâfir] olur. Allahü teâlâ, [kâfirleri dost edinip, kendine] zulmedenlere hidayet etmez.) [Maide suresi 51. ayet]
(Ey iman edenler, benim ve sizin düşmanınız olanları dost edinmeyin, onları sevmeyin!) [Mümtehine suresi 1. ayet]
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(İbadetlerin en kıymetlisi, Allah için sevmek ve Allah için düşmanlıktır.) [Ebu Davud]
(İnsan, dünyada kimi seviyorsa, ahirette onun yanında olacaktır.) [Buhari]
Âlimler, (Kişi sevdiği ile beraber olur) hadis-i şerifini şöyle açıklıyor:
Bir kimse, salih bir mümini sever, onun gibi itikada sahip olup, onun gibi amel işlemeye gayret eder, Allah dostlarını dost, Allah düşmanlarını da düşman bilirse, ahirette sevdiği kimse ile birlikte Cennette olur. Bir kimse de hem Müslümanları, hem de gayrimüslimleri sever, gayrimüslimlerin itikadlarını beğenirse, gayrimüslimlerle birlikte Cehenneme gider.
Allahü teâlâ, Hazret-i Musa’ya sordu:
- Ya Musa, benim için ne işledin?
- Ya Rabbi, senin için namaz kıldım, oruç tuttum, zekât verdim, zikrettim.
- Ya Musa, kıldığın namazlar, seni Cennete kavuşturacak yoldur, kulluk vazifendir. Oruçların, seni Cehennemden korur. Verdiğin zekâtlar, kıyamette, sana gölgelik olur. Zikirlerin de, o günün karanlığında, sana ışıktır. Bunların faydası sanadır. Benim için ne yaptın?
- Ya Rabbi, senin için ne yapmak gerekirdi?
- Sırf benim için dostlarımı sevip, düşmanlarıma düşmanlık ettin mi?
Musa aleyhisselam, Allahü teâlâ için yapılması gereken en kıymetli amelin, Hubb-i fillah ve Buğd-i fillah olduğunu anladı. (Mektubat-ı Masumiyye)
Nemrut, İbrahim (aleyhisselam)ı ateşe attığı sırada hayvanlardan bazıları ateşi söndürmeye çalışıyormuş. Karınca'da ateşi söndürmeye çalışanların tarafındaymış. Karıncaya demişler; senin taşıdığın su ateşi söndürmeye yetmez ki. Karınca: Ateşi söndüremeyeceğimi bende biliyorum. Fakat ben iyilerin tarafında olduğumu göstermek için su taşıyorum.