güçlünün haklı olduğu bir düzende, altta kalanın canı çıkar
emanetin idrak edilmediği bir yerde, cehalet baskın çıkar
yeni dünya düzeni derler, her yol mübah, tek çıkar
dünya beşten büyük amma, her kapı onlara çıkar
…..
hamur gibi yoğurdular böldüler karış karış
emperyalizm insan boğar medenilik sözde yarış
ya uyacaksın düzenlerine ya gölgelerinde himaye
merhametsizin sınırında insanlık aranır mı ne gaye?
……
nefsin hakimiyetine ram, teslim olmuş bir akıl
kullanamaz, kendi hakikati olan, selimlik vasfını
emanet edilen cevheri, bedene hükümdar eden akıl
cüzi iradeyi hiçe sayar ve ihanete taç giydirir vasfını
……
eşrefi mahlûkatın tacıdır akıl din ve ilim
akıl haddini bilirse vasfı olur aklı selim
akıl rehberlik ederse ulvi duygulara haslet
işte gerçekleşir o halde yerli yerince adalet
……
lakin,kapitalizm kök saldı, emperyalizm açık kapı
müstevlilerce baş tacı edildi demokrasi dini
yeni dünya düzeni dediler kan vahşet zulüm ayyuka
hele Müslüman coğrafyaya bitmedi kafirlerin kini
…..
ve hepsinden öte, İlah edindiler şu fani duyguları
baktılar varlıktaki hadiselere, şekilcilik açısından
dünyevilikti bozuk akideleri ve zulüm medeniyetleri
uzaktı her şeyden ve hakikatten, insanlık açısından
……
bilseydi insan değer bakımından arştan bile üstündür
bilseydi insan kendisinde koskoca bir alem gizlidir
bilseydi insan kendisindeki değeri, sureta değil manada
barış; arzu ve ihtiraslar da değil, asıl özgürlük ruhta gizlidir.
yusuf erdoğan