BENSİZ DÜNYAM
Güneş bir gün sönecek,
Dünya bir daha dönmeyecek; Ama ben yine seni seveceğim, Sen başkasını severken bile... İyi ki her yerde benimlesin; Yoksa seni uyurken, Kime emanet ederdim? Benim kalp hazinem çok zengindir, derdim. Oysa senin bir arzuna bile yetemedim; Git seni istemiyorum artık, ne demekti sevgilim ? Dünya’nın döndüğü kadar dönsem sana, Yine sen dönmezsin bana bilirim. Benim ateşim güneşten yanar sana, Karanlığın geceden tutulması sana bilirim. Yanıyor musun? Yanma bee! gel de yanma; Ben o kadar yandım ki canım sana, volkan gibi Patlarsın, üşümezsin yanarsın bir daha... Seni sensiz, nefessiz yaşayacağım; Yokluğun, cennetimde bile cehennemim. Ölüyorum, ruhum bedenimdeyken bile... Müsaade et, çehrenin çeyreği yanımda kalsın. Tamamım senin nasılsa, yeter ki elin elimde kalsın. Öf ! belalı hayalin git başımdan ben sana göre biri değilim... Gidişin kaçarak, zamansız olacak biliyorum. Ben gecenim, karanlığın en çirkiniyim. Oh! git uzağımdan karşımda durma istemiyorum. Kimse bilmez, anlamaz kimsesiz sensizliğimi; Nasıl can sıkar yobaz yalnızlık, Korku verir odandaki düşman sessizlik. İnsan nasıl konuşur şiirleriyle, Resmini duvarlara gözlerim çizer mi ? Nasıl anlatır kendini sevdalara, Oysa bir yudumluk canım hasret canına... Ne densiz, pervasız bir hayat bu? Bensiz dünyam bunu bilir mi? Figen ANAR |
Yoksa seni uyurken,
Kime emanet ederdim?''
''Dünya’nın döndüğü kadar dönsem sana,
Yine sen dönmezsin bana bilirim. ''
Engin bir tecrübe ve nefis bir benzetme... Şiirinizi okurken anlıyor insan. Sizin dünya görüşünüz, yaşadıklarınız, yaşatanlar... Her bir şey içindeydi dizelerin. Yoksa bu kadar anlamlı ve dokunaklı olmazdı mısralarınız. Hayat tecrübesinin ciltler dolusu kitabını yazarsınız da yine de sığmaz sayfalara.
Gönülden kutlarım... Dolu dolusunuz.. Tecrübe diyorlar adına.