GÜL SAĞANAĞI
Dağ yarılıp göğe ağdı
Yedi kat derinlikte Bir fiske kadardı. Ateş-ışık cereyanında Fırtınalar patladı Vuslat denen’’Sevgili’’.. Aşiyan-ı murp-i dili-i-ni Aramaktaydı. Dağın derinliğinde mahkum Bir avuç su; Bir devin avucunda Sıkı sıkı yumuluymuş. Didar-ı bir avuç içinde Semavattan imdat ister Devin nigah-ı tannazı içinde Papatyanın akı Gelinciğin alı Menekşenin moru Papağan mavisi ve; Kırlangıç kırmızısı Bir çığlık atmış Bir uğultudur başlamış Ağaçtaki ilk çiçeğin İlk yaprağın Sancısı başlamış... Asılıyormuş tüm benliğiyle İçindeki küreklere Devin avucu Dayanamamış bu güce Açılmış birden bire Kanatlı kapı önünde Alevden bir çizgi Manevra aralığında Saba ve bulut Asuman içinde Kanatlarını açmış peri kızı Buluttan atı beklemekte Sırtında dolu bir çanta Mektuplar taşımakta Buluttan üzenginin üzerinde Buluttan atını mahmuzlamakta Didesi ruşen olur Gül sağanağıyla Seviler damla damla çoğalmakta Peri kızı saçlarını çözdükçe Gül sağanağı giderek artmakta... (Semavat:Gökler/Didar-ı:Hürriyet_Hürriyetin güzel çehresi/ Nigag-_ı tannaz:Alaycı bakış/Aşiyan-ı murg-ı dil:Gönül kuşunun yuvası/ Saba:Rüzgar/Asuman :Gökler/Didesi ruşen:gözleri aydın). |