KAHVERENGİ ZEBANİ
Bazen dudagin kanar ya da parmağin
Kolun çizilir silersin, bacağın acır oğuşturursun eni konu.. Ya ruhun kanarsa al al, oluk oluk? Olağandır herşey görünüşte aslinda Yaşam akışı normaldir Ama onlara göre... Oysa sadece sen görürsün Masumiyetin farketmedigi karanlık gölgeyi Adım adım yaklaşmaktadır Ve aşkla sözüm ona Kanlı kollariyla sarmışdır Canının en tatlı yerini Kara damlalarıyla zehirlemekteyken o kahverengi zebani, Sen anlatamazsin taze çiçeğe Cehennem maskesinin gizledigi pisligi Mutluyken öfke doludur pırıl yüreği sana Korktuğun duyguların yalan ötesi gelir inanmışlığına Kapkaranlik bir odadır mutluluk sandigi Oysa kalleşce kanatilir ruhu, Bedeni parçalanmıştır o görmeden, mutluluk sandığı kara anlarda.. Hala uçtuğunu sanırken aşkta.. Inanmadığı o sezgilerim birer birer kabusa donüştükçe Gerek yoktur artık bir başka alemde cehenneme.. Yaşatir insan kiligindaki zebani cayir cayir yanmayi henüz ölmeden ikimize.. Parçaladığı yüreklerle Doyurduģu çirkin kahverengi bedenini başka yokedişler için uçurur hizla Ruhum oluk oluk kanarken ardında... |
Gönül sesiniz daim olsun.
Kutlarım.