Kadın...Kadını... Mahkum ediyorlar Helalinden anbean uzaklaştırıyorlar Vaat edilen cennet için hurafelere inandırıyorlar Her hali şeyhin gördüğüne itibar edecek kadar avutuyorlar Evinde yalnızken başını açmasını dahi garipsiyorlar, melaike girmez diyorlar En yakın akrabalarından haremlik adına köşe bucak saklanmalarını öğütlüyorlar Her nasılsa din adına kadını ötekileştirmek için, kul ve kölelik yapması için şartlandırıyorlar Önce... Harfi anlamalı Yoksa hece nasıl yol bulmalı Kelime kelam olmak için farkındalık yaşatmalı Söz öze kefil olmalı, özü olmayan cisim ve candır şaşmamalı İnsana kelimeyi, kalemi öğreten sahibi yakinen tanımalı, kul ihlasa adanmalı Hangi zafiyet olursa olsun, heva ve heves, arzular kuşatsın irade sahibi olduğunu unutmasın Nasıl bir davanın ve ufkun muhatabı olduğunu iliklerine kadar yaşasın, aklı olan aşk ve sevdasından uzaklaşmasın Şair... Feda olmayı göze alan Marifet ve hikmete gönül bağlayan Meczubun ve arifin muhabbetine Ram olan Kimseye minnet etmeden hakkın rızası için yol bulan "Ene"sinden uzak ve fakat ruhu, aklı, vicdanı ve iradesine inanan İlimle, malumatı ayıran, rivayetten ziyade bilgiyi baz alan, zandan arınmış can olan Firkattir, vicdandır, şuurdur, umuttur, yalnızlığın derinliklerinde hakka yakaran farktır, nefsine tenezzül etmeyen irfandır Mustafa Cilasun |