1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1144
Okunma
Gönül (2)
Baharın kokusu dolanır hüzne
Çiçekten çiçeğe gezinir gönül
İster yüklem deyin isterse özne
Yaşanılan güne kazınır gönül
Masmavi göklerden hazzını alır
Yemyeşil vadide rehine kalır
Buz akan pınardan lezzeti tanır
Ak bulut üstünde dolaşan gönül
Bazen bir serçenin şen yuvasında
Bazen karlı dağın son noktasında
Bazen yağan dolu, yaz ortasında
Dört mevsimi birden yaşayan gönül
Çobanın çaldığı kavalda bazen
Dostun meclisinde olur semazen
Taşı gediğine koyunca Neyzen
Garip ruh haline bürünür gönül
Yunus un öz tüten her dörtlüğünde
Veysel in giz çözen her gördüğünde
Ertaş ın biz kokan her türküsünde
Gezdirir kendini avutur gönül
Ruhuma akseden ut taksiminde
Dut bağlamaların sarı telinde
Tulum’un çağlayan tiz nefesinde
Kaybeder içinde kendini gönül
Papatya sarısı, gülün kokusu
Bırakmaz insanda gamın tortusu
Bahara çıkanın kalmaz korkusu
Ömrünü baharda arayan gönül
Çıkar yılanları kör deliğinden
Hayat akıversin öz iliğinden
Yaşam geçer gider kendiliğinden
Ömrünü boş yere harcama gönül
Her nereden nasıl gelirse gelsin
Bu can bu ömrünü yaşamış densin
Çıkan engelleri yıkarak geçsin
Sabır taşlarını çatlatma gönül
Bahar, bahar olsun bütün ömründe
Ömür sonbaharı tadar gününde
Ecel şerbetini ahir ömründe
Yudumlar da içer, bilerek gönül
15/04/2008
Necati ŞİMŞEK
Ankara