Bir masanın başında
Bir kahve içerken
Hava soğukken
mevsim sonbaharken
ve ellerim üşüyorken
Şimdi seni düşünmek
Geçmişe dönüp nefesini tutmak gibi
zamanın..
seni hatırlamak
Camların üzerinde yalın ayak yürürken
Ölüme koşmayı istemek gibi..
Şimdi seni istemek kaderden
Göğün en yüksek yerinden
yeryüzüne bırakmak gibi kendini
tüm parçalarımın savruluşuna inat
Şimdi seni istemek
Ateşi avuçlarının arasında tutmak gibi
Alev alev gençliğimi yakan
Şimdi seni affetmek
Bir geçmişi yoksaymak gibi
Tüm kötü hatıralara inat


Şimdi onlarca kilometreye rağmen
hala sen demek
Bilinçsiz bir koma hali
Bilinçsiz bir sayıklayışın içinde savrulmak gibi
Şimdi seni söylemek
Benden başka kimsenin göremediği bir hayali
Onlara inandırmaya çalışmak gibi ..


Şimdi seni beklemek
Bulutların üzerinde oturulmadığını
Kabullenmeye çalışmak gibi
sen bu kadar geceyken bana
Ve acı kokuyorken ellerin
Şimdi sen sevgilim
En derin kırıksın kalbimde