AĞLIYOR İÇİMDEKİ O ÇOCUK
Yudum yudum içtim kanmadı yüreğim
Kuru bir dilim ekmeğe azığım sen olsaydın Her adımda yaralandım yaşamaya tövbe ettim Daha aldırmam inanmam kader denen iblisin sözlerine Sanki yine yetim kaldı ağlıyor içimdeki o çocuk Mutluluğu nişan aldım ıska geçti yüreğimin göz yaşları Unuttum uzun zamandır ağlamayı kurudu pınarları Aslına pek beceremem ulu orta öyle ağlamayı İnanmak istedim hep yeşerecek sandım o tomurcuk Sanki yine öksüz kaldı ağlıyor içimdeki o çocuk Adına dizeler satırlar doldurdu hasretin kara kalemi Gölgeni özlemişim yıllarca çöl ortasında yaşar gibi Tesbih ettiğim yalnız günler geliyor aklıma unutmak eldemi Kalbim sızlıyor içimde volkan patlıyor akıyor oluk oluk Sanki gözleri feryat ediyor ağlıyor içimdeki o çocuk Uğruna ölmek isteyen deli divane aşklar ve aşıklar Acıları yüreklerinde hasretleri vuslata ermemiş ayrılmışlar Kuytu bir duvar dibi yaşlı çınar gölgesinde kaybolmuşlar Yolun sonu gibi hazan yağıyor her gecenin sabahına Sanki bir başına kalıyor yine ağlıyor içimdeki o çocuk Masada derdine yanan mum gibiyim suskun biçare Dünyanın ne tadı nede tuzu varmış gibi geliyor kelimelerime İyimiyim sorma inanki bunu bende bilmiyorum sus indi dilime Ellerim karıncalandı gözlerimde koskoca sisli bir perde Sanki yalnızlığına isyan ediyor ağlıyor içimdeki o çocuk Mustafa SARIVADİ 17.11.2016 |