ARAYIŞ
Kalmamış dünyanın eskisi gibi
Ayvası kalmamış… Narı kalmamış. Kadim ambarların görünür dibi Arpası, buğdayı; darı kalmamış. Sanırsın âlemin her huyu yeni Bozulmuş bilimi, bozulmuş fenni Cümle mahlûkatın oynanmış geni Tabiatın bunda kârı kalmamış. Seneler şuursuz sallar keseri Mevsimler sahipsiz, mevsim serseri… Zamane eritmiş cümle değeri Dağların başında karı kalmamış. Sıfırı tüketmiş; kalmamış pulu Ortalıkta çıkar kalmamış yolu Bir Allah’ın halis kalmamış kulu Kalanın insanca varı kalmamış. 06 10 2016 Salih ERDEM |