Bilemiyorum
Bilemiyorum artık sevebilir miyim
Bedenim çok yorgun düşmüş Karanlığın yıkık virane duvarı gibiyim İsyanda yazılmaz hasrette artık bana Bilemiyorum artık yaşayabilir miyim Uzakları oynuyor her şey sanki Beni tutsak edecek bir zindan bile bulamıyorum Tüm doğrularım eksiksiz tüm yanlışlara çarpıyor Prangasız prangalı bir esiri oynuyorum Beton duvarlara sarılmış olmasam da Dışarı da olduğumu hissedemiyorum Gül kokusu sürgün edilmiş sanki buralardan Tek bir toprağın kokusunu alıyorum Toprak mı çağırıyor ne Şair halim bir ilham arıyor yaşamaya dair Tek bir kıvılcımla hayata dönebilirim sanki Ama yok tüm ilhamlar sürgün edilmiş buralardan Bilemiyorum artık şiir yazabilir miyim Varlığım yoklukla solmuş gitmiş Yediveren güllerin öyküsünü anımsar gibiyim Ama özüm kalabalık sözlere çarpıyor En kayıp halimi oynuyor en yitik halim Yeryüzünün halini sormaya korkuyorum Zulmün bileğini artık bükemem her halde Gökyüzümde bana saklı bir mavilik bulamıyorum Yorgunum yaşamaya takatim bile yok o kadar çaresizim Ve ölmeye olan açlığım doğuyor acılar içinde |