İÇİNDE UYUYACAĞIM
Araz vakti...
Yalnızlık çekince kendine hüzünler odayı kaplar, Bir kuş olur her kanat çırpışında sessizce büyür sokaklar Yakar geçer sonrası kalır, dal dal savrulur Hic bir sey istediğimiz gibi değil, avunuyoruz işte. Ç/alıp ç/alıp içimize atıyoruz. Küçük bir adadayım Burada tek bir adı var hepimizin Ben de senin gibi kahve içmeye başladım sabahları Nedense birikti gül kokulu yaralar Seslerimizin değiştiği saatler Uykusundan ayılmamış duygular Ewet bu karanlık karanlığın da içinde Gönlüm taşır izlerini Bir delik bir delik daha, güvelendiler Gökyüzü içimde dinleniyor Ne kadar şaşkın En son ne zaman görmüştüm unuttum Bana da yer var mı dünyada Biz hep böyle yaşadık Yıkıldı üzerimize yıkılacak duvarlar Tozar da tozar Aşkın ateşi vurmuş dağlar Üzerine değdi kar değdi rüzgâr Eskittim bu kavgayı, savaşı Hep geri geri bakıp duruyor uğurladıklarım Sırtımda yılların sürgünlüğü Düşler, ümitler ve çantamda can kırıkları Aniden belirince odalarda gece Güneş ışıkları düşer kuyulara Sükûtu yara yara Neredeyse çekecek dünyadan elini Içine atıp atıp gidiyor tutamıyorum, damarlarımda Vuruyor gecelerimin sabahlarını da Bir dua seçiyorum kendime Bu kendimle kaçıncı kavgam, saymadım Sonu gelmez parçalanmalar Büyük ölümlerden sonra büyük yaşanır Bir elveda kıyam edip yükselmiş, dilsiz Vururlar elbet bir gün seni de vururlar Öyle bir hayat ki ağzı ok, dili ok Göğüs kafesimde calkalanır Yağmur yağmayan kentlerde aşamazsın yolları Hepsi anlatıyor kendini dinle Hep bir deniz kenarı çalkalanıyor yüreğimde Bazen ne şiir, ne şair kalır ortada Boşver be,at bir masa ortaya iki sandalye Dibindeyim surların Pek öyle uzun düşünmeye gelmiyor Gelince malum çok kalabalık geliyor Tutuşturmalı acıları bir güzel Ne çok ağırlık taşıyorum Tenimin içine hapsoldum Sakın kapatma kapıyı Bu gece senin içinde uyuyacağım |