GÜLNAREGülnare Kızılırmağın rengini saçlarına süren dilber Geceden sabahına yola çıkan türküler yaptım sana Sabahın Şavk’ını İlk sen sür yüzüne Gülnare Gayb’a yazılmıyor adın be Gülnare Utancımdan Aşk’a soram dedim seni Suya yansıyan tatlı bir yakomoz’muydun Gecemiydi günmüydü yüzün yoksa Sanırım bir zühre yıldızıydın Kızılırmağın göğünden içime süzülen Gülnare Dedim sus Bu Aşk değil Sanki ölümsüz bir Ab-ı Hayat Avuç avuç içem dedim içemedim Gülnare Buğz ederim her gün yokluğuna Ellerim semaya yüzüm sana çevrili her duamda Bir Amin Ecmain hatırına sür beni yüzüne sür Gülnare Sana habersiz gelem dedimde Zaptiyeler çekti kolumdan Her sorguda nefs’i müdafe ettim ele vermedim seni Gülnare Toğrağa düşen taze yağmur kokulum benim Bozlak türkülerin yanık dilberi Deseler’ki üç vakte kadar ölüm var Sana kavuşmadan kan ter içinde kafa tutarım azraile Yada secde ederim Gecelerin kırkı çıkmadan, ve tesbih ederim seni Yüce yaradanın doksan dokuz isminde alın yazıma yaz diye Yarab bune dert’tir Dermanı ne bulunur ne sorulur Aşk’a sevdaya düşenin yolu hep hüsranmıdır pusulası şaşırır Kavuşmadan ölene belki sela verilmez Gülnare kime satsam bu canı senden başkası almaz Yakarsa cehennem değil hasretin yakar beni Kara topraklara komadan Mor kuşaklı dağların ardından gelde al beni Gülnare al beni Ayhan’ca Cümleler AYHAN AKDENİZ |
Şiir okuyanı alıp çekiyorsa bir anafor gibi içine
Sevinciyle hüznüyle, o şiir olmuştur bence
Bu duygular içinde kutladım dost yüreği saygılar