Eylül...
buğulu camların yüzüdür Eylül..
buğulu gözlerin, gözü yaşlı bulutların memleketi.. hasretin evidir, ölümün, yitirilişin beşiği... Eylül.. hüznün ikliminde bir akşam, yağmuru sızlıyor bulutların kanıyor bulutları.. kendi Eylül’ünün akşamında birini bekliyor her yürek... her yürekte bir hasret, tortusu en azından bir hasretin, doluyor gökyüzü ve yeryüzü arası mesafelerle nefesinin son noktasına kadar.. bir kez daha kendini yaratıyor gözlerde bir anka misali gözyaşları... ne yana dönsen, gözlerin hep bir Eylül darbesi... iner yüreğime gök ağırlığı bir kurşun misali.. |