sessiz çığlıklarım parçalıyor ruhumu
kimliksiz kalmışım
siyah beyaz bir fotoğrafın vardı
albümlerde aradım gülücüklerini
dokundukça dudaklarına
konuştukça kaçıyorsun uzaklara
ince bir çizgi
günahların ağırlığına dayanamayan sırat
küflü mahzenlerde cehennem
bulamıyorum ayrık otlardan yolumu
kaybetmişim kendimi
çökmüşüm dipsiz kuyuların karanlığında!..


bir çıkış göster şu garip gönlüme Yarab
kurban olduğum sevdana
kışlarımı, güzlerimi
unutturan dokunuşların hayattı
zarif karlar yağarken üstüme
ateşinle nasıl da yandırırdın
buram buram fışkırırdı aşkın gönül bahçemden
ikimiz bir sevda pınarı
doyumsuz aşk şarabını içerdik dudaklarda
ne ayazlara göğüs germiştik
bayramlarda salıncaklarda sallamıştık...


şimdi kanadık kırık bir güvercinim
rüzgarların esişi bile hüzün
yaprak dökümleri başladı başlayacak
benzim toprak solgunu
efkarlı tepelerimde kutup ayazı
kutup ayıları desen çaresiz ben gibi
Sibirya sürgünü sevdamın ebediliği can çekişir
ölüm durağında vakti beklerim
bir kaç güne kalmaz
cennet toğrakların kekik kokusu
silinip gidecek bedenimden
yalnız nişane öpüşlerin tenimde
bir de sakladığım sırma saçlarından tek telin
siyah beyaz gönlümdeki fotoğrafların
kalsın yeter!..


Zafer Direniş
...

10 Eylül 2016 Cumartesi 21.55 Akşehir