sevdalıma bir damla/...
Sen ömrüme şiir kal her gün üflerim ney gibi
bağrımda esen fırtınaları hicran diye yollayım mehtaplı gecelerde derdim artar tarifsiz şey gibi sevgi hasretin tesellisi gözüm bilip kollayım. Düşünceler ırmağında kanat çırparken kelebekler ziyasında aşkıyla döner gönlüm hicranına mahzun bakarken kalp vuslata erişince acılar diner. Ne olur yüreğin mürekkebi dönüşsün bala kaleminde şikâyetçi akan lavlardan dünya yıkıldı başıma beşe beş kala dil yangını sönmezmiş, kavrulurmuş hardan Had bildirmek mi? ne haddime, haddim değil bilirim insanların bir çizgisi vardır, bende kendimden bilirim sormuşlar Hz. Mevlana’ya; okursun-yazarsın neyi bilirsin? Cevap vermiş aşk eri onlara; Ben haddimi bilirim. Bazen kendimi kaybeder saplanırım bir soruna hâlbuki ne bu dertler kalıcı nede yalancı dünya bazen çizer gözyaşlarım acının haritasını bende bir de bakmış gerçek âlemdesin bitivermiş rüya Dünyanın en zor şeyi geçim ehli olabilmek öyle insanlar var ki her harekete mana verir çok geniş bir hissiyatın odak noktasında durmak daldırır derin düşüncelere çıkılmaz hale gelir Yarabbi; yanlış anlıyorlar söylemek istediğimi sen kalbimi müsterih eyle, anlaşılır kıl dilimi düşmanlık besleseler de kimseye kötülük etmedim kalbimdekini biliyorsun, dost dediğimi sadece sevdim. Şimdi son yağmur damlamı sevdalıma sunarken Kim bilir daha ne acılar, özlemle bekleyecek anı Peki, tahmin edebilir misin, acıların insana biçtiği rolü? İnsan yüreğinden terliyor, kaybetmemek için sevdanı yusuf erdoğan |