15.17 Kod AdıŞiirin hikayesini görmek için tıklayın 15,17 Kod Adı...
Bilmediğim acılarla başbaşayım Canım yanıyor öylesine Bir türlü düzelemedim gitti İki yıldır çektiğim sırt ağrıları ve bileğimdeki korkunç ağrılar Ve bileğimdeki sızının sebebi de 15, 17’nin suçu... Şubat ayında iyi şiddetini gösterdi Mayıs ayının sonlarına doğru darbe yaparak safra kesesinden, Kanala düşerek her gün beni birazcık zehirlemeye başladı Yağlı yiyecekler yedikçe vücudum kaşınmaya başladı Hiç durmadan istifra ediyordum Ve ben hala doktora gitmemekte direniyordum aptalca Ramazan ayının başlarında bir bir kaç gün oruç tutmuştum Zorlanarak, daha önceleri orucumu hiç bırakmamıştım Korkunç bir geceden sonra ayaklarım yere bile basamıyordu İki büklüm bir acıyla kendimi hastaneye zor attım Bir kaç test yapıldı ancak en önemlisi kan testi yapılmamıştı Aile hekimine başvurdum kan testini yaptırmak için... Doktorum, beni sopayla bekliyordu Not almış eski bir tarihte kan testi yapılacak diye yakalandım Ertesi gün kan testimin sonuçları hiç iç açıcı değildi Derhal ameliyat olman lazım çok kötü durumdasın dedi Genel Cerrahiye yönledirdi, oda MR yaptırdı acil olmalıydı çok acil Sıra çok vardı çekmek istemiyorlardı ... bir türlü ben ısrar edince, Doktoruna söyleyeceğim acil çekemem dedi Doktora telefon edince, hemencecik yanıma gelsin demiş... Ben hiçbir yere adım atacak halim yok ne zaman çekerseniz artık dedim Bekle hastaları bitireyim seni ondan sonra çekeceğim dedi Gerçekten hiç iyi görünmüyorsun dedi... Gerçekten, iyi değildim MR yi alınca kendimi Bakırköy Devlet Hastanesinde buldum Acilde bir sürü test yaptılar .... çıkan sonuçlar pek iç açıcı olmasa da Karaciğerin zarar görmemiş diyerek beni gönderdi ... Hastalığın önemli sakın gelmemezlik yapma diyerek Ağlamakla gülmek arasındaydı gözlerim Şimdi ben bunları uyduruyor muyum diyordum içimden Bir kaç gün sonra kan değer iki katına çıkmıştı İstanbul Araştırma Hastanesinin acilinde buldum kendimi Adan, z’ye testler yapıldı Şimdiye kadar neredeydin kendine kastın mı var ? Beni asuman bakışlarıyla öylesine ürkütmüştün ki Yüreğimin perdesi yırtılmıştı, birdenbire Senin coğrafyan var ya Canlı canlı gömmek beni toprağa Bu seferde başaramadın Korkak!!! 15. 17 kod adı Aşkı, ısmarlarken umutlarıma Gönlümdeki asma bahçesini, Solduramazsın sen ... Ben hala ip atlayan o küçük kızım Saçlarım bukle bukle Masallar içine saklanan Gülmek yakışırdı bana öylesine çok Onu tanıyınca adım "HÜZÜN" dür benim Günlerce kıpırdanmadan yatırdın ya helal olsun Nefes almakta hiç bu kadar zorlanmamıştım Gözlerim bile renk değiştirdi, sahiden Kavuniçi oldu beyazı, aydınlığa bakamaz oldum Günlerce ... Adımı bile değiştirdi huysuz doktorun biri Şakacı sanmıştım kendisini Şakalar yapınca ben kızıyordu ... Bana hiç durmadan kızıl saçlı bayan diye sesleniyordu Bu tarz sana çok yakışmış, tarz yapmışım yani Pijamalarımda ayıcıklı sarı olunca ... Sen, beni mahvettin içimde makas mı unuttun ? Deyince ... birazcık alındı ... Ortamı yumuşatsın diye 15, 17’yi getirdi gülümseyerek Yeni koleksiyonumun üyesi oldu Dikkatli tut da kırılmasın Bizi, asıl mahveden sensin kızıl saçlı diyerek gülümsedi Bu gün yazmayı çok isterdim çünkü doğum günüm Ancak parmaklarımı hareket bile ettiremiyorum Öyle çok bıçaklamışlar ki beni birde tellerle penslemişler Her yerim delik deşik üç tane torbalı Bu gün 43. gün biraz daha iyiyim çok şükür En önemli şey sağlıkmış Yaşayarak, öğrendim Mutluluğun, anahtarı benim elimde Daha bitmedi ki , hülyalı günlerim Hüzünler, bir gün soframdan kalkacak, sıra gelecek tatlılara Aslı Gül |