ISLAKbakma öyle ışıl ışıl kapat gözlerini insanlar geceyi de özler. ben gözlerin kapalı da konuşurum seninle bazen susarak bazen çelimsiz bir çalıkuşunun en ince sesiyle kulağına aşk şarkıları fısıldarım Reşat Nurii’nin Feridesinden. seni gördüğümde bir martının denizde ki avına pike yapışı gelir aklıma kanatları güneşin ışıklarıyla ıslanmış tuzlu suya bedenini gömüşünü izlerim tıpkı özlemlerimi göz yaşıma gömdüğüm gibi o yüzdendir ıslak ıslak süzüşüm her adımını hemen ardındayım yanında arama hep sana geç kalmışlığımdan.. bakma öyle şaşkın şaşkın hak etmediğin bir sevdadan yara almanı beklemiyorum elbet ama be gülüm hiç mi sevenin hatrı yok yokluğun kar taneleri gibi düşerken içerime ve ben yıldızlardan da fazla üşürken senden gelen mutluluk nağmelerini neresine sığdırayım gönül sazımın.. bana emanet düşlerin vardı sakladım eskidiklerini naftalin kokuları ağır gelince anladım bütün ihtimam etmelerin boşunaymış her şey gibi geçen zaman gibi küflenmiş lime lime oldu elime alınca aktı gitti parmak aralarımdan sen gibi ıslak ıslak. Ayvazım DENİZ. |