Yüreğim Üşümeden Gel
Yüzüne söylemek isteyip de söyleyemediğim sözlerle dolu ortalık
Ne yana dönsem bir özlem cümlesine , bir hasret şiirine çarpıyorum Ne zaman azat etmeye kalksam beni senden , daha çok bağlanıyorum Yüreğim üşümeden , sensizliğe buz kesmeden gel yar , yalvarıyorum Çaresizliklerime boğulmamayı öğretemedim henüz Sesinin hasretliğine can çekişme nöbetlerindeyim Sensizlik fikrime zarar cümleler peydahlıyor gece gündüz Uğruna can vermeye de can çekişmeye de razı yüreğim Seni sensiz yaşamayı öğrenmeden , gözlerimdeki sensizlik sansürünü kaldır Tüm umutları alabora olmuş balıkçı çaresizliğimi bertaraf et Gelecek günler için hüznü değil mutluluğu zimmetime geçirdim diye yargıla Ayrılığa kalansız bölünen yanlarıma daha fazla acizlik rolleri oynatma İsli bir cezvede iki kişilik kahve pişiriyorum her gece Biri gelmeyişine , biri sevmeyişine “Kim bilir” diyorum “belki bir gün aklı erer , yüreği yeter Başkalarının girmek için can attığı bu yüreği sevmeyi dener “ Can Çalışkan |