Kuruduk Yer Gibi Gök Gibi
Kuruduk yer gibi, gök gibi
Kirli suların balıklarıydık, gözleri çapaklı Ah’ı ak bir çapaya sevdalandık Kuruduk sonsuz akan bir çay gibi... Doğan güneşe eksik kaldı selâmımız Mimozaları tütsüledik ağaç köklerinde, yoksul ve yoksun! Sarnıçların gölgesinde üşüdük rüzgârlarla birlikte Suçumuzca susuzdu avuçlarımız Üşüdük Üşüdük Üşüdük... Dem gibi bir tad genzimizde bunalan Dem gibi bir sayha! Şekersiz içilen çaylardaki o koyu demdi hayat! Dam kırmızısı aşklarda üşüdük dost gibi. Leylâ gibi gam gibi! Heyhat! Sonradan anladık solo bir alêyna şarkısıymış seslenişimiz... Duyan duydu, duymayanlara nişan aldık! Vurasıya! Haykırasıya! Çıldırasıya! Üzümler şarap oldu sen gideli! Dolduğunca hayat ! İnsanlar sarhoş Ç aça ça Ve gecelerin nidası sevdamız Biz kayboldukça yitik Kararıyor ben’izlerimiz ve al yanaklarımız, Ah ! O atlı karınca sırtlarında… Uluyan bir gece var yalnız sokaklarda İçindeki kor,sıkışmış bacaklarının arasına Korkuyor sessiz olmaktan Yine bir haykırışı düğümlüyor boynuna. Hatırladığı hatıralarda gizlenen! Kirli mi kirli bir atlıkarınca sefasıydı oysa An dediğin bir h/arp sancısıydı parmak uçlarında Bozguna uğratıldığınca kanıyor akşam sefaları, kanıyor sokak lâmbalarının aydınlattığı yollarda ins’an Gölgeleri k/anıyor Rayihasında baharın yine!... bir akşam donuyor ! Üşüyoruz ! //...........“Solmayan yıldızların suflesidir bahar! Gölgesinde nilüfer çiçekleri! Sularda yalnızlık ışıyor ve kar Kamaştırıyor gözlerimi!..”.......// apieceofrose-2014-2015 Şubat-Mart/G. A. |
Kalemin susmasın
_____________________________________Selamlar