gitme/...
ah! gözlerin yokmu! sükut buldu esrarında tutsak yüreğim
göğüm, yıldızlarınla doldu, bir deniz ülkesinde kirpiğinde bir damla olup, seni oradan seyredeyim gitme kal, çiçek olup açalım, beşinci mevsimde titrek bir lambanın ışığında mahmur ve yorgun bedenimin, takatsiz halini düşündükçe, bizarım ama, gönlümdeki huzur yüreğime su serper, alıp götürür yağmur selini seni seviyorum diyebilmek nasıl bir duygu? lambadaki alev gibiyim titrer her yanım tartışmaya ne gerek var? kim kime uydu! ismin yüreğimde yazılı,cevvaldir kanım. gitme, kal bu gönlümün naif şehrinde tutsağım limanında ve hayal ışığında esir gönlüm akar içten içe, hâlim içimde lâl ey gönül; latif ol dilime, yine gönlümde kal yusuf erdoğan |