Bir Çift Ayakkabı
Bir çift ayakkabıydık
Biri sağ biri sol. Hep aynı yolda gidip gelen Aynı apartman önünde Aynı eşiği geçen Bir çift ayakkabıydık. Birimiz aşağı mahalleye gider Ama ayağı hiç yere değmezdi. Bir çift ayakkabı ama Biz hiç eskimezdik. Ne taşa, toza değer Ne çamur, ne su Varsıl bir çift ayakkabıydı o. Her zaman kapıda Kendisini bekleyen Çekingen korkak Başı önde beklerdi Hizmet için bir başka Bir çift ayakkabı. İşte bu iki çift ayrı evlere giderler Eski ve yorgun boyası dökük çift Basar zile ve kapıdan Gülen bir çift terlik çıkar ki Ayakkabının tüm bağları çözülür birden. Diğer ayakkabı Kale gibi bir girişten Gestapo kılıklı soğuk Sırtında güvenlik yazılı Küçük kulübeden geçer. Durmadan Duraksamadan Büyük bir gökdelenin en tepesine çıkar. Kapıda hizmetçi Islak elleriyle karşılar Parlak ayakkabı buz gibi eve Mermere vurarak kendini Sert bir adımla girer. İlk çiftimiz serilmiştir sıcak evin Kapısının yanına Şenşakrak kahkahalar duyulur. Lüks kaldırımlar ayakkabısı Koskoca dolapta soğuk, yalnız Kendinden habersiz, Derin bir ah çeker ki: Taşıdığı insana, hem kendine acır Aslı astarı bir çift ayakkabıdır. (Kasım 2010 İstanbul) |