Ağzımızda Bir Parmak Bal'dır
Ulu orta konuşmak yasak!
Şunu alıp şuraya koysak: Bilsen halimiz nice olacak? Dermanımız bir paslı daldır. Taşlar taşırız sırtımızda Sereler yokken böğrümüzde Çayır-çimen yok önümüzde Dağlarımız bir yeşil şaldır Çoban misali çıktım dağa Yalnızlığı koydum azığa Patikadan inmem sazlığa Dinlenmeler bir ses kavaldır Yediğim lokmalar sayılı Etrafım emmili dayılı Nasihatlar bir bir sıralı Ahvalim benden pahalıdır. Yurdum yutulmuş inişlerde, Selavat yük olmuş keşişde Bir kıyamet yoksa bu işte Hırka harm yol ne haldır? Dağı taşı kemiren fare Hangi cana olur ki çare Yediğin lokmaya bak hele Sende kalan bir parmak Baldır |