Nihayet
ateşi emzirdiğim sükutun,
hücremin çeperlerinde tahribatı. yedi ceddimin su verdiği demir, öyle şekilsiz şemalsiz örste. şafak kadar uzak bir gecenin ötesi, nasıl öyle sarhoş olmuşsam artık. silinsin özlerin timsah gözyaşı, silinsin benimde resmim kainattan. kalk ey ölüm uykularından. bildim ki nafile beklemeler güneşi. acıyıp haykıran bedenim soğusun, yapışsın ruhuma midyeler gibi günahlarım. açıver şu kapıyı da geçeyim, bildim temizlenmez gayrı can kırıklarım... |