MEÇHULEEy aklı feza, çehresi nur Gönlü, her daim huzur Giriver gönlüme ne olur Güneş; aşk-ı tulu etmeden. Bulunur, sende hep vefa Görülmez fıtratında cefa Salarsın kalplere safa Aydınlık, zulme gebeyken. Sermis iken zihnimi cihana Sevdam düştü, dipsiz kuyuya Selam ettim, senden Leyla’ya Ve Mecnun; benden gitmeden. Eserken poyrazdan, rüzgar Yön değiştirdi, kıldı karar Öyle ki; tozu toprağa katar İkliminde, sevdayı ararken. Çatlayacak kalbim, nerdesin Bir asır oldu, gelmez misin Kalbin ritmi bozuk, değersin Ecel, kapıyı çalıp kaçarken. Doğumunla verilmiş zarafet Sadakat, değişmez bir namzet Haydi, sine’mi selamınla titret Kalemim, kağıda küsmeden. Coşkun pınar gibidir sözün Eritmeye kadir demiri özün Mangalda yürek yakar közün Şu fakir sensizlikten ölmeden. Murat AYDIN |