ARANAN OĞUL (2)
Bir varmış bir yokmuş.
Anlatımda o iki aşık varmış. İki aşık birbirlerini delice severken, Birinci çocuklarının acısını, İkinci kızları İCLAL doğunca, Birden bire unutuvermişler... Aradan çok zaman geçmemiş, EMEL adını verdikleri Şirin kızları doğuvermiş. İşte olacak bu ya!... Küçük kızları hep hastaymış... Köyün büyükleri bir olmuş "İsmi buna yaramadı." denmiş. Adı, GÜLHAYAT oluvermiş. Kütüğe adı yazdırılırken, Memur gözlüğünün üstünden bakarak; "Sadece HAYAT yazıyorum." demiş... Mini miniyken kızları, Bir kızları daha olmuş. Köylüler bir araya gelmiş, "İlk kızının adını bekliyor, Koymazsanız oğlunuz olmaz. Bunun adı MAZLUME olsun." Deyip, adını koymuşlar... Anne baba buna inanmışlar, Gelen kızlarının adını da MAZLUME koyuvermişler. Ama baba kendine gelivermiş; "Artık bunlar bize yeter." demiş... "Artık çocuk istemeyelim, En iyi bunları yetiştirelim" Düşüncesini karısına aktarmış. Aktarılan düşünce beğenilmiş; "Karar yerinde." denmiş... Baba ocağından ayrılmış, Şehre çalışmaya gitmiş. Sonra eşini ve çocuklarını da Alıp götürmüş yeni evlerine, Mutluluk içinde yerleştirmiş... Artık evi, işi, aşı varmış. Onun için hiç kimseden Medet bile ummamış. Mutlulukla kurulan evinde Güzelce geçinip gitmişler... Kaynana bu karara dayanamamış, Çıldırıvermiş, çok kızmış. Hemen gelinini sıkıştırmış; "Oğlan doğurmazsan eğer, Evlendiririm oğlumu." demiş. Ağa karısı despotluğunu Saf gelinine hissettirmiş... Anlatamamış kocasına bir türlü Bir kaç yıl ertelemeli Yine bir kız doğuruvermiş. Renkli boncuklar gibi Diğerlerinin yanına dizmiş. Adını da VİCDAN koyup, Tanrıdan erkek evlat dilemiş... Vicdan micdan işe yaramamış VİLDAN kızları dünyaya gelmiş. Çok sevinmiş, çok sevmiş, Erkek niye olmadı diye Serzenişte bile bulunmamış... Ama despot kaynana Duramamış yerinde. Gelmiş oğlunun evine. Gönülleri karartacak şekilde, Kız doğurduğuna kızmış... İşte Vildan doğduğunda Yazık lohusa gelinime demeden; "Benim adımı koysaydın eğer, Olurdu oğlun." deyivermiş... |