1
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
667
Okunma
Ellerin soğuk
Alışagelmişin dışında
Hesapta ölmek yoktu
Geçimsiz yaşamak harici
Hava bugün çok boğuk
Ve gazeten yine yetişmiş kapında
Bende önce gelmeye merağı çoktu
İncinmesin keyfi.
Sana açılamadığımın kaçıncı yıl dönümü
Sensizdeyken bile zaman var mıydı
Göz kapaklarıma inen akça bir şahin
Ve oluk oluk akan bir ağaç içi çeşme
Seni onda buldum hep
Bu yüzdendir güzelsin.
Çok kez bürüdüm defterini
Seninle çok kez doğdum
Ve halatın
Binlerce boğum
Hatırlamazsın tabi o zaman
Tanrı yeni koydu fırına
Sen daha yoktun.
İsmin bana sır değil
Daha önce binlerce
Duyduğum namazında
Çok olmaktan korkmuyorum
Benim korkum
Sessizlerin avazında.
Gönlümüzün somon koktuğu
Ellerin kirli bakımsızlığı
İki pencere arası
Ediyor yokluğunu
Yelken arası rıhtımda
Azarlama beni
Çocuk oturmuyor karşında
Bayatlamak üzereyken
Tuza batırılmış duygularında.
Bu bir sır değil elbet
Sır da kalabilirdi eski bir zamanda
Paralar akçeyken
1 kantar 44 okka
Gel vatandaş gel
Lira olacak yakında
Kaldı mı şunun şurasında
Dört beş asır geçmez
Adın yine meydanda
Sır değil.
Ellerin ısındı
..Gibiydi ayakların
Eski kovası
Cebi delik
Sehpasında saklı
Bir kaç lira bozuk sevdası
Ölmeden önce harcasa bari
Cebi yokmuş
Ölürken giyilen
Örtüsüne benzeyen yıkık sehpa.
...
Yıkmadan geçer misin hiç buradan
Aklıma kazındı tabi
Sevenler meyhanesi
Sevmeyenler bardak
Bize ince bellisi
Sana da sır vereceğim
Üstü parlak.
..
.
..
...
Karanlık bir yerde sır tutmayı severdi iki aşık oldukça yaramazdı
Fakat kursaktan inmeden uçardı bile iki kişinin ki sır olmazdı
5.0
100% (6)