Hasan'a Mektup 1-2-3-4-5-6Bu vatanı bölen mahkûmu bile Ya evliya ya da pir ettik Hasan İçim el vermiyor, kolay da dile Daldaki eriği çir ettik Hasan Zevk edindik şimdi zulmü zilletti Herkes hayra yordu bunca illetti Çağ açıp kapayan koca milleti Dağda eşkıyayla bir ettik Hasan Memur köle oldu maaşa talim Artık hükmediyor âlime zalim İnan ki kalmadı yazacak halim Her beyaz sayfayı kir ettik Hasan Yalanlar diz boyu Fırat’tan Nil’e Doğrular mahkum hukuksa hile Murat’ı, Sabri’yi Apo’yu bile Namaz kıldı diye nur ettik Hasan Eski de böyleydi sanma ki yeni Gene rezil ettik mübarek dini Sakal bırakanı cüppe giyeni Müslümandır diye yâr ettik hasan Haramı mı kaldı cennet meyvesi Herkes meyvesinde bağı neresi KOCA Erdal’ımın şu ki demesi Küçücük çıbanı ur ettik Hasan Hasan’a Mektup -2- İman’ın şartını beşe indirdik İçinde çıkarttık… İmanı Hasan Neleri hazmettik neler sindirdik Tepemizden çıktı dumanı Hasan Meydanlar doldu kanatsız kazla Ördek ayyaş oldu çalgıyla sazla İşimiz kalmadı abdest namazla Müslüman olmanın zamanı Hasan Düzenbaz, hatırla âleme dalmış Tellaklar natırla âleme dalmış Eşekler katırla âleme dalmış Öküzler beğenmez samanı Hasan Dağlar dümdüz oldu tepeler yazı Boz ayılar kürklü çulsuzlar tazı Tilkiler çakala kaptırmış sazı Maymunlar çalıyor kemanı Hasan Düşünmedik bu ateşi yakarken Ve dönüşsüz bir sefere çıkarken Irak’ta Türkmen’in kanı akarken Biz nasıl savunduk Yemen’i Hasan Hasan’a Mektup -3- Sakın deme ayıp sanma ki abes Şahdamarını aldırdık Hasan Zina mubah oldu haram mukaddes Aklımız uçkurda! Çıldırdık Hasan Bir yana bıraktık derdi tasayı Halkoyuna sunduk anayasayı Hırsızlar bekliyor şimdi kasayı Bedava sirkeye saldırdık Hasan Devletin malı denizdir diye Yemeyenler varsa kerizdir diye Haramsız lokmalar çöker mideye Helali sofradan kaldırdık Hasan Kıçını açıyor yüzü peçelim Hangi biri dürüst kimi seçelim Ar namus diyorsan onu geçelim İnsanlıktan zarar bildirdik Hasan Yalanlar yol oldu doğru ise sur Güçlüysen adalet selama durur Eğer arıyorsan haysiyet gurur Size ömür! Onu öldürdük Hasan Odunun tezeğin var ise damda Kar yağsa da seyri güzeldir camda Lidere küfreden! Bu gün makamda Boşalan yerleri doldurduk Hasan Hasan’a Mektup -4- Haksızlar hukukta yer edinmekte Devleti temelden…! Yıkınca Hasan Tepemize hemen balyoz inmekte Sesimiz az biraz çıkınca…! Hasan Zengin olmak için gerekmez emek Şimdi moda oldu kul hakkı yemek Yanılıp…! Hırsıza, hırsızsın demek Kanunen yasak, sakınca…! Hasan Zaman çok değişti çarkımız yoktur Genimiz bozuldu…! Irkımız yoktur Hâşâ! Bir öküzden farkımız yoktur İki tane boynuz takınca…! Hasan Kurşun atıyoruz kardaki ize Beyin emredemez ayağa, dize Hak, hukuk, adalet, çok uzak bize Haksızlık biraz yakınca…! Hasan Her sözü saçmalık izi belirmiş…! Belki de diyorsun Erdal delirmiş Ev, oda süpürmek kolay gelirmiş Bacadan aşağı bakınca…! Hasan Hasan’a Mektup -5- Bakana, vekile, görünüm derken Kariyer makamım yarınım derken Çocuklarım, eşim torunum derken Yaşımız altmışa dayandı… Hasan Üç öğün! Bulgurdan aşımız vardı Kar kış işlemeyen döşümüz vardı Pembe hayalimiz, düşümüz vardı Pembeler karaya boyandı… Hasan Büyüdük okuduk göç ettik birden İnsanlık kalmadı! Hiç ettik birden Kalbimiz taş oldu ya da demirden Belki bunlar sana ayandı… Hasan Hiç dinmedi içimizde acımız Saltanat yıkıldı düştü tacımız Müslüman geçinen yobaz hacımız Bizi bu hallere koyandı… Hasan Aklımız bir karış havada gezdik Çok yılan öldürüp karınca ezdik Yaşlılık da bir gün gelir demezdik Koca Erdal çok geç uyandı… Hasan Hasan’a Mektup -6- Çalgılar çalıyor çengiler başta Davulcu davula vuruyor Hasan Hızmalar takılı, dudakta, kaşta Köçekler gerdanı kırıyor Hasan Kalpler katılaştı sevgi kin oldu Para, pul, servet hâşâ din oldu Elham’ı bilenler müezzin oldu Ölenler bir sala arıyor Hasan Davarı bırakıp ho deyip gelen Her köşe başında bir işi bilen Tarlada kıçını taş ile silen Altın varak hela arıyor Hasan Yeter ki bir oda bir masa olsun Yeter ki gizliden bir kasa olsun Velakin diyorsan çok kısa olsun Bu millet bir bela arıyor Hasan |