SANA DA MERHABA
Yüz yıllık mezar taşlarına
Dönen umutları okumayı Bırakalı çok oldu kahve fallarından… İçimde bir çocuk… Durmadan çekiştiriyor Biraz daha Biraz daha dayan… Fakat ben… Denizin sahile fırlattığı bir balık Dermanları reddeden bir yaranın sahibi Gündüzün sağırlığını Gecenin körlüğünü bilen Kör – topal nefeslerin tek varisi… Ne zaman yüzüme konsa bir tebessüm İçler acısı … Ulan şuramda geçmeyen Bilen var mıdır acep…Sorarım Kaç yılın sancısı… Yüzümdeki şu kahrolası hüzün varya Yokluğun varlığı kadar Benimleydi ne zaman gülsem… Ne zaman bir şarkıya eşlik etsem… Biterdi nakarat mısralar Susardı bütün sazlar… Bir dahaki sefere derdi hayat hep Bir dahaki sefere… Kaçıncı es ulan bu hayatta verdiğim Kaçıncı sus – pus oluşum Hep mi sonu küfür Hep mi sonu siyah olur sözlerin Amorti çıkmayan biletten sonrası Ettiğimiz laflar misali… Aman neyse ne işte… Birazdan yine kavgaya başlar Gözlerimdeki parçalı bulutlar Yarışa başlar damlalar peşpeşe… Hücum emri verilmiş ordular Dökülür yanaklarımdan avuç avuç… Mendil bile umudunu kesmişken Gözyaşlarımdan… Hani vururken birbirini teselliler Hani vurulurken umutlarım Ve sen içinde sen varsın diye Korktuğum hayallerim… Tutmaktan korkan Ve sana uzanmayan ellerim… Dalya diyeli çok oldu Hani doksandokuz yaradan sonrası Hemde kaç kere… Saymayı unuttuğum yıllar misali… İşte böyle.. Geçer be bu da geçer diyen Arkadaşım… Sana da merhaba… Sana da merhaba…. Ali ALTINLI – 11.04.2016 Saat: 23:18 |