Can..
Can! ..
Hangi umudun ardına sığınıp kalsan Sonu yangındır. Bir ucunda ihanet Ötekisinde kan. Geçmişe tutsak, Geleceğe hasret Öksüz ve yetim sevdalar Ve aynı sevdalarda tomurcuklanmış Seraptır mutluluklar. Kavuşamazsın ya, ayrı da duramazsın. Hüznün dudaklarıdır alnına değen Acıları susturamazsın Hazan yeli Can! .. Ne zaman eser bilinmez. Bir küstüm çiçeğidir umut Ve mutluluk kirpiklerinde asılı iki damlacık Ha düştü ha düşecek. Ne dünyayı tutturabilirsin yerine beş çiviyle kazığı kopuk Ne bir parçan kalır geriye birileriyle bölüşecek. Bilinmiyor can.. Bir muştunun peşinde Bir sevginin düşünde Ve içinde yaktığın umudun ateşinde Sen misin tırmanan Çankaya yokuşunda ki Sen mi arşınlıyorsun caddelerini Ankara’nın Sen misin gittiğini sanan attığın adımlarda? Yoksa az daha mı hırpalanıp tükeniyorsun Her adımda kaldırımlarda. Son yolculuklarımızı hep erkene almışız. Belki de çırpınışlarımız bundan. Beyhudeler de parçalanmışız. Bunalmışız Can.. Bunalmışız.. Gene de söyleyeceğiz türkülerimizi. Notasını kimselerin bilmediği. Sen her sabah taptaze umutlar doğuracaksın İnadına çınlayacak kurşun dökülü kulaklarda sesin Çünkü Can.. Çünkü sen bir annesin.. |
Kaleminiz daim olsun.Selam ve sayğımla kalın.