SEHRÂNMahzûn bir manzûmenin paragrafbaşından Sapan birkaç kelâmla Aşkla vurulmak ilk sol sapakta Gusledip sevgilinin b’ulak ulak gözyaşlarıyla P’aklanmak Ve Sarınmak Kefen beyazı bir s’onsuzluğa O’nun avuçlarında Yan yatarak defnedilmek Asırlık yarasına "" Bize Bizi anlatamadığımızdandı Hep Sen ve Ben olarak kalışımız Hiç Biz olamayışımız "" Senin arkanda bir Ben Benim arkamda bir Sen Bıraktın da Gittin Git Sevdam Duvarlarımdan Toplayarak sesini b’ağır ç’ağır Yastığıma Saç tellerince dökülen uykularımı al da git Çekmecemde duran kokunu Aynamdan bakan resmini Yatağımın altına kaçan ayağımın tekini Hayalini Yasaklı okşayan ellerimi de al Git Sevdam Kendinle götüreceklerini Atıp arkana Ve Götüremeyeceklerini Saklayıp koynuna Git hadi Ben buradayım Bıçkın nârâlarla bileğileyip Sevdasının iki yüzünü Aklımın rutûbetli Orta Çağ mahzenlerinde Ruhumu darbedip paslı prangalarla Beni bana vurduran Kalemimi kelâmlarıma kırdıran Yâr Demir ökçeli ayaklarını Bastıra batıra geçerken gözlerimin kıraçlarından Sanma ki Sırtladığın dibi delik heybenden damlayan sancı Bir tek seni yaralar Desen ki bana Kanama artık Sevdâsına saygı durduğum Yarıya indirilmiş Aşk bayrağımı Yas vadisinin kurak rüzgârlarına vurduğum Kanama artık sen Tırnak geçirip en dibine damarlarımın Ve Sıyırarak sağaltılmışlığını yaralarımın Kanına basarım kanımı Desen ki Toplayıp kırıklıklarını, kırılganlıklarını Saplarım şahdamarıma Buket buket bağlayıp yaralarını İşlerim nakış nakış tenime Ve Kesti bileklerini damarlarımın Ilgın ılgıt gözyaşları Bir Adamın |