Doğrulamıyorum
Göğsümde hiç görünmeyen bir yara izi,
Burnuma gelen taze yanık kokuları da cabası. Kırık mermerden sızan su damlaları eşliğinde, Yakamoz aksamının keyfini çıkarıyor insanlar. Çakıl taşlarının hışırtısı arasında , Ayak izlerini bırakıyorlar kumsala, Bir dalga çarpıyor kıyıya, Siliyor tüm hüznü. Yarım kalanlar eşliğinde demleniyorum sana, Karanlık ufkun ötesinde günü bekliyorum. Ay kadar beyaz, Sen kadar temiz günü. Yanık kokuları küllere boyanmış kağıtlardan olsa gerek, Yada göğsümde dolanan herhangi bir şeyde olabilir. Ne olduğunun önemi yok, Acaba bu koku biter mi? İçimdeki savaş kemiriyor bedenimi, Zararsız kazanmak mümkün değil. Göz bebeklerim savaşın elçisi, Her candan sonra akıyor bir damla. Göğe bakıyorum, Gök puslu, yıldızlar sönük. Rüzgar ıslık çalıyor, Sanırım yine ağlayacaklar var. İçime düşüyorsun her bahar, Bir tüy düşüyor senden gönlüme, İhtişamınla taş kadar ağır, Doğrulamıyorum. 18.03.2016 Yasin ÇAVDAR |