KUMSALDA'Kİ AYAK İZLERİ
KUMSAL DA Kİ AYAK İZLERİ...
Kumsal! Bir kaçış noktası... Kimileri için huzurun yuvası... Dalgaların armonisine, rüzgarın ve martıların eşlik ettiği müzik mabeti... Öyle ya bir kişi bile yoktur kumsalı sevmeyen. Kumsala gitmeyen... Kimileri sevgilisi ile gider kumsala. Bir birlerinin gözlerine bakmak yerine, aynı ufka baka bilmek için. Aynı düşü görebilmek için, kumsala giderler. Gerisi malum, sabaha anca dönerler... Bazıları da yalnız gider kumsala... Bir elinde sigara, diğerinde bira yada şarapla. Üzüntüsünü, sevincini, karmaşık düşüncelerini paylaşmaya... Kendini dinlediğini sanır insan, hal bu ki kumsallı dinliyordur farkında olmadan. Flört ediyordur onunla. Büyülü bir yosmadır kumsal! Ne zaman giderse gitsin bağrına basar adamı, gök kubbe altında. Büyüsü yönlendirir çaresiz duyguları da... Hayat gibidir kumsal! İnsanlar gelir geçer üzerinden, aldırmadan. Hüzünlerini, mutluluklarını bırakırlar kumsala ve arkalarına bakmadan giderler. Kumsaldan çıkar çıkmaz ilk yaptığı hareket, ayağındaki kum tanelerini sirkelemek olur insanın. Bir tek kum tanesi bile kalmayana dek. Acımasızca terk eder insan! Karışır kalabalıkların arasına. Geride kalan bir tek kumsal değildir aslında. Unuttuğu bir şey vardır, insanın! Ayağında ki kum tanelerini silebilmiştir insan ama, ya kumsal da ki ayak izlerini... Mümkünmüdür silmesi... |