Sevgili Kurt
Alıntı
"Yürümeyi yeniden öğrenmek zorunda olduğuna göre bir an önce başlasa fena olmaz," dedi. "Hadi bakalım, dışarı çıkartın onu." Beyaz Diş bir kral gibi ilerledi. Sierra Vista'dakilerin hepsi yanından yöresinden onu izliyordu. Hayli bitkindi, çayıra gelince oracığa uzanıp bir parça dinlendi.
Sonra kendini toplamaya başladı, kasları çalıştıkça gücünü yeniden kazanıyor, kanı damarlarında daha hızlı akmaya başlıyordu. Az sonra başındaki kalabalıkla birlikte ahırın yanına geldi. Collie kapının dibinde bir yere uzanmış yatıyor, çevresinde yarım düzine kadar yumuk yumuk köpek yavrusu güneşin altında oynaşıp duruyordu.
Beyaz Diş şaşkın şaşkın baktı. Collie uyarırcasına hırlayınca fazla sokulmaya kalkmadı. Efendisi yavrulardan birini ayağıyla dürterek ona doğru iteledi. Beyaz Diş kuşkuyla tüylerini kabarttı, ama efendisi tatlı tatlı mırıldanarak yatıştırdı onu. O sırada kadınlardan biri tarafından sıkı sıkıya tutulan Collie, Beyaz Diş'e doğru güvensizlikle hırlayarak gözdağı veriyordu.
Yavru köpek badi badi yürüyerek Beyaz Diş'in önünde durdu. Beyaz Diş kulaklarını dikti, yavruyu dikkatle süzdü. Sonra burnunu yavrununkine dokundurdu; küçük, sıcacık dilinin çenesine değdiğini duydu. O da dilini uzattı ve bunu niye yaptığını bilmiyordu ama, yavrunun yüzünü yaladı.
Onları izleyenler arasında şiddetli bir alkış koptu, herkes gülüyor, neşeyle bağrışıyordu. Afallamıştı Beyaz Diş. Yeniden bitkince yere uzandı, kulaklarını dikip başını yana çevirerek yavru köpeğe bakmaya başladı. Derken, Collie'nin kaygılı bakışları altında öbür yavrular da badi badi yürüyerek yanına geldiler. Beyaz Diş yavruların üstüne çıkmalarına, takla atıp oynaşmalarına büyük bir ağırbaşlılıkla göz yumdu. Başına toplanan insanların alkışları ve sevinç çığlıkları karşısında o eski sıkılganlığına kapılır gibi oldu. Ama köpek yavruları orasına burasına hoplayıp zıplarken, bu sıkılganlığı üzerinden attı ve kısık, sabırlı gözlerle güneşin altında kestirmeye başladı.
- SON-
Sonra kendini toplamaya başladı, kasları çalıştıkça gücünü yeniden kazanıyor, kanı damarlarında daha hızlı akmaya başlıyordu. Az sonra başındaki kalabalıkla birlikte ahırın yanına geldi. Collie kapının dibinde bir yere uzanmış yatıyor, çevresinde yarım düzine kadar yumuk yumuk köpek yavrusu güneşin altında oynaşıp duruyordu.
Beyaz Diş şaşkın şaşkın baktı. Collie uyarırcasına hırlayınca fazla sokulmaya kalkmadı. Efendisi yavrulardan birini ayağıyla dürterek ona doğru iteledi. Beyaz Diş kuşkuyla tüylerini kabarttı, ama efendisi tatlı tatlı mırıldanarak yatıştırdı onu. O sırada kadınlardan biri tarafından sıkı sıkıya tutulan Collie, Beyaz Diş'e doğru güvensizlikle hırlayarak gözdağı veriyordu.
Yavru köpek badi badi yürüyerek Beyaz Diş'in önünde durdu. Beyaz Diş kulaklarını dikti, yavruyu dikkatle süzdü. Sonra burnunu yavrununkine dokundurdu; küçük, sıcacık dilinin çenesine değdiğini duydu. O da dilini uzattı ve bunu niye yaptığını bilmiyordu ama, yavrunun yüzünü yaladı.
Onları izleyenler arasında şiddetli bir alkış koptu, herkes gülüyor, neşeyle bağrışıyordu. Afallamıştı Beyaz Diş. Yeniden bitkince yere uzandı, kulaklarını dikip başını yana çevirerek yavru köpeğe bakmaya başladı. Derken, Collie'nin kaygılı bakışları altında öbür yavrular da badi badi yürüyerek yanına geldiler. Beyaz Diş yavruların üstüne çıkmalarına, takla atıp oynaşmalarına büyük bir ağırbaşlılıkla göz yumdu. Başına toplanan insanların alkışları ve sevinç çığlıkları karşısında o eski sıkılganlığına kapılır gibi oldu. Ama köpek yavruları orasına burasına hoplayıp zıplarken, bu sıkılganlığı üzerinden attı ve kısık, sabırlı gözlerle güneşin altında kestirmeye başladı.
- SON-
daha fazla
Koloni
- Puan vermedi
Okudu
![](https://i.edebiyatdefteri.com/resim/icerik/.jpg)
Beyaz Diş
Jack London
- Koloni
Henüz yorum yapılmadı.