Tanıtım Yazısı
Beyaz Diş vahşi bir hayvanın gözünden, hem doğal hayata hem de insanların acımasız dün yasına eleştirel bir bakış...Beyaz Diş Alaska’nın sert doğa koşullarında geçen, nefes kesici bir macera hikâyesi anlatıyor. Yarı köpek bir anne ile kurt bir babanın yavrusu olarak dünyaya gelen Beyaz Diş, doğduğu günden itibaren farklılığının gölgesinde bir hayat sürmeye başlar.Zekâsıyla ve görüntüsüyle hayranlık uyandıran bu muhteşem yaratık, hem insanların hem de hayvanların eziyetiyle karşılaşır ve her an bedel öder. Hayatta kalmak için içgüdülerinin rehberliğine sığınan Beyaz Diş, zamanla her türlü canlıya karşı güvenini kaybeder ve vahşi hayat ile evcilleşme arasında sıkışıp kalır. Jack London Beyaz Diş’te edebiyat tarihinin en gerçek hayvan karakterlerinden birini yaratırken, düşmanlık, ahlâk, güven, merhamet ve sevgi gibi kavramları tartışıyor. “Oysa vahşilik, Beyaz Diş’in görünüşüne ve hareketlerine sinmişti. O vahşi tabiatı simge liyordu; onun ete kemiğe bürünmüş haliydi.”-Jack London-
daha fazla
Yazar: Jack London
Yayınevi: Koloni
ISBN: 9789752465947
Sayfa:
216
s.
Boyut:
13.5 x 21
Kapak:
Ciltli
Tarih:
Kağıt Tipi:
2. Hamur
Raf İstatistikleri
Okuyorum: 1 kişi
Okudum: 2 kişi
9 ay
Yasa
Alıntı
“… Ve bu sınıflandırmadan yasa ortaya çıkıyordu. Hayatın amacı et yemekti. Et, hayatın kendisiydi. Hayat, başka hayatlarla yaşamını sürdürüyordu. Yiyenler ve yem olanlar vardı. Yasa şöyleydi: YA YERSİN YA DA YEM OLURSUN…”
Jack London - Beyaz Diş, sh.83
Çeviri: Levent Cinemre
(Benim okuduğum kitap İş Bankası yayınlarından çıkmıştı)
Jack London - Beyaz Diş, sh.83
Çeviri: Levent Cinemre
(Benim okuduğum kitap İş Bankası yayınlarından çıkmıştı)
daha fazla
Sayfa:83
- Koloni
- Puan vermedi
Okudu
Beyaz Diş
Jack London
- Koloni
Sevgili Kurt
Alıntı
"Yürümeyi yeniden öğrenmek zorunda olduğuna göre bir an önce başlasa fena olmaz," dedi. "Hadi bakalım, dışarı çıkartın onu." Beyaz Diş bir kral gibi ilerledi. Sierra Vista'dakilerin hepsi yanından yöresinden onu izliyordu. Hayli bitkindi, çayıra gelince oracığa uzanıp bir parça dinlendi.
Sonra kendini toplamaya başladı, kasları çalıştıkça gücünü yeniden kazanıyor, kanı damarlarında daha hızlı akmaya başlıyordu. Az sonra başındaki kalabalıkla birlikte ahırın yanına geldi. Collie kapının dibinde bir yere uzanmış yatıyor, çevresinde yarım düzine kadar yumuk yumuk köpek yavrusu güneşin altında oynaşıp duruyordu.
Beyaz Diş şaşkın şaşkın baktı. Collie uyarırcasına hırlayınca fazla sokulmaya kalkmadı. Efendisi yavrulardan birini ayağıyla dürterek ona doğru iteledi. Beyaz Diş kuşkuyla tüylerini kabarttı, ama efendisi tatlı tatlı mırıldanarak yatıştırdı onu. O sırada kadınlardan biri tarafından sıkı sıkıya tutulan Collie, Beyaz Diş'e doğru güvensizlikle hırlayarak gözdağı veriyordu.
Yavru köpek badi badi yürüyerek Beyaz Diş'in önünde durdu. Beyaz Diş kulaklarını dikti, yavruyu dikkatle süzdü. Sonra burnunu yavrununkine dokundurdu; küçük, sıcacık dilinin çenesine değdiğini duydu. O da dilini uzattı ve bunu niye yaptığını bilmiyordu ama, yavrunun yüzünü yaladı.
Onları izleyenler arasında şiddetli bir alkış koptu, herkes gülüyor, neşeyle bağrışıyordu. Afallamıştı Beyaz Diş. Yeniden bitkince yere uzandı, kulaklarını dikip başını yana çevirerek yavru köpeğe bakmaya başladı. Derken, Collie'nin kaygılı bakışları altında öbür yavrular da badi badi yürüyerek yanına geldiler. Beyaz Diş yavruların üstüne çıkmalarına, takla atıp oynaşmalarına büyük bir ağırbaşlılıkla göz yumdu. Başına toplanan insanların alkışları ve sevinç çığlıkları karşısında o eski sıkılganlığına kapılır gibi oldu. Ama köpek yavruları orasına burasına hoplayıp zıplarken, bu sıkılganlığı üzerinden attı ve kısık, sabırlı gözlerle güneşin altında kestirmeye başladı.
- SON-
Sonra kendini toplamaya başladı, kasları çalıştıkça gücünü yeniden kazanıyor, kanı damarlarında daha hızlı akmaya başlıyordu. Az sonra başındaki kalabalıkla birlikte ahırın yanına geldi. Collie kapının dibinde bir yere uzanmış yatıyor, çevresinde yarım düzine kadar yumuk yumuk köpek yavrusu güneşin altında oynaşıp duruyordu.
Beyaz Diş şaşkın şaşkın baktı. Collie uyarırcasına hırlayınca fazla sokulmaya kalkmadı. Efendisi yavrulardan birini ayağıyla dürterek ona doğru iteledi. Beyaz Diş kuşkuyla tüylerini kabarttı, ama efendisi tatlı tatlı mırıldanarak yatıştırdı onu. O sırada kadınlardan biri tarafından sıkı sıkıya tutulan Collie, Beyaz Diş'e doğru güvensizlikle hırlayarak gözdağı veriyordu.
Yavru köpek badi badi yürüyerek Beyaz Diş'in önünde durdu. Beyaz Diş kulaklarını dikti, yavruyu dikkatle süzdü. Sonra burnunu yavrununkine dokundurdu; küçük, sıcacık dilinin çenesine değdiğini duydu. O da dilini uzattı ve bunu niye yaptığını bilmiyordu ama, yavrunun yüzünü yaladı.
Onları izleyenler arasında şiddetli bir alkış koptu, herkes gülüyor, neşeyle bağrışıyordu. Afallamıştı Beyaz Diş. Yeniden bitkince yere uzandı, kulaklarını dikip başını yana çevirerek yavru köpeğe bakmaya başladı. Derken, Collie'nin kaygılı bakışları altında öbür yavrular da badi badi yürüyerek yanına geldiler. Beyaz Diş yavruların üstüne çıkmalarına, takla atıp oynaşmalarına büyük bir ağırbaşlılıkla göz yumdu. Başına toplanan insanların alkışları ve sevinç çığlıkları karşısında o eski sıkılganlığına kapılır gibi oldu. Ama köpek yavruları orasına burasına hoplayıp zıplarken, bu sıkılganlığı üzerinden attı ve kısık, sabırlı gözlerle güneşin altında kestirmeye başladı.
- SON-
daha fazla
Koloni
- Puan vermedi
Okudu
Beyaz Diş
Jack London
- Koloni