Biz ancak bize hayran olanları can ve yürekten överiz. la rochefaucauld
KÖŞE YAZILARIM ve MAKALELER Hüseyin TURHAL
Söz Uçar, Yazı Kalır Elinizdeki bu derleme, yıllardır yerel ve ulusal basında yayınlanmış ve yayınlanmamış makale ve köşe yazılarımın bir araya getirilmesinden oluşmaktadır. Kitap, tek bir konuya de...
46. Bölüm

Arkeoloji Kazılarında Teknoloji Eksikliği: Bir Eleştiri

37 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
Arkeoloji Kazılarında Teknoloji Eksikliği: Bir Eleştiri

Giriş
Arkeolojik kazı, asırlar boyunca toprak ya da su altında kalan veya başka kültür kalıntılarınca örtülen her türlü arkeolojik yapı, belge ve kalıntıları, bilimsel yöntemlere uygun biçimde gün yüzüne çıkarma işlemidir. Bu makalede, günümüzde yürütülen arkeolojik kazı çalışmalarının yöntemlerini eleştirel bir bakış açısıyla inceleyeceğiz. Görsel ve gözleme dayalı tespitlerimiz ışığında, arkeolojik kazıların ne ölçüde sağlıklı yapıldığı konusunu mercek altına alacağız.
İlkel Yöntemler ve Teknoloji Açığı
Arkeolojik kazı çalışmalarına baktığımızda, büyük ölçüde teknolojik araç gereçlerden uzak, ilkel sayılabilecek yöntemlerin kullanıldığını görmekteyiz. Bu durum, bilgi ve teknoloji çağında ciddi bir çelişki yaratmaktadır.
Örneğin, yasa dışı defineciler kazı yaparken veya yüzey araştırması yaparken dedektörler, elektronik alan tarama cihazları ve yeraltı görüntüleme sistemleri gibi son teknoloji cihazları etkin bir şekilde kullanmaktadırlar. Peki, bu teknoloji çağında, arkeologlar neden bilimsel kazı çalışmalarında bu teknolojik cihazları kullanmaktan imtina etmektedirler? Kazma, kürek, fırça ve mala gibi temel aletlerle ne kadar verimli ve sağlıklı bir kazı çalışması yürütmek mümkündür?
Kayıplar ve Verimsizlik
Arkeologlar, bir ören yeri veya antik nekropol kazısını yaparken çıkardıkları toprak yığınlarının içinde, antik dönemlere ait küçük parça objeler, sikkeler, eserler ve metal kalıntıları gözden kaçırıp kazı toprağına karıştırmaktadırlar. Bu küçük buluntuları sadece gözle görmek neredeyse imkansızdır. Tüm kazı toprağını elekten geçirmek ise hem büyük bir zaman kaybıdır hem de pratik bir çözüm değildir.
Metal dedektörlerin kullanılmaması nedeniyle, kazıdan çıkarılan ve atılan toprak içerisinde çok sayıda antik varlık (obje, sikke, eşya, metal eser) kaybolmakta ve toprakla birlikte atılmaktadır.
Yüzey Araştırmalarında Teknoloji İhtiyacı
Antik yerleşim harabelerinin, höyüklerin ve nekropollerin çevresindeki arazi yüzeyine saçılmış durumda, antik eserler, sikkeler, objeler, yüzükler ve diğer küçük parçalar bulunmaktadır. Geniş bir alana yayılmış bu tür bulguları tespit etmek ve toplamak için metal dedektörler ve diğer teknolojik cihazları kullanmak elzemdir. Sadece fırça veya gözlem yoluyla bu dağınık haldeki antik eserlerin tamamını müzeye kazandırmak mümkün değildir.
Defineciler ve Kayıp Eserler
Tektekçilik yapan defineciler, bir metal dedektör kullanarak bu tür antik yerleşim alanları ve arazi yüzeylerindeki eser, obje ve sikkeleri sistematik bir şekilde toplamaktadır. Günümüzde müzelerde sergilenen eserlerin önemli bir yüzdesinin, defineciler tarafından bulunup yasa dışı yollarla elde edilmeye çalışılırken yakalanarak müzeye kazandırılan eserler olduğu belirtilmektedir.
Arkeologlar, sit alanlarında, antik yerleşim harabelerinde ve nekropol arazilerinde dedektörle yüzey araştırması yapmadıkları ve bu eserleri bilimsel yöntemlerle toplamadıkları için, bu boşluk maalesef yasa dışı faaliyet gösteren defineciler tarafından doldurulmaktadır.
Sonuç ve Öneri
Arkeolojik kazılardan çıkan ve atılan toprağa dahi bir metal dedektör tutulsa, içerisinde onlarca küçük parça obje, sikke ve eser bulunacağı bir gerçektir.
Teknolojinin, özellikle de metal dedektörlerin, alan tarama ve yeraltı görüntüleme sistemleri gibi son teknolojik cihazların kullanılmadığı her türlü arkeolojik kazı, bilimsel çalışma ve hatta AR-GE faaliyeti, elde edilecek bulgu ve bilgi açısından ciddi eksiklikler barındıracak ve bu haliyle sonuçları fiyaskodan öteye gidemeyecektir.
(10 Mayıs 2021) - Hüseyin TURHAL
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL