İntikam alıp da sonunda pişman olmaktansa, affedip de pişman olmak daha iyidir. cafer b. muhammed
4. Bölüm

Dedemin Anıları 4.Bölüm Adapazarı Sineması Esnasında Yakalandığım Deprem ve Yaşadıklarım

22 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
1952 yılında bir tatil günü Arifiye Köy Enstitüsü’nden Adapazarı’na gittiğimde bir sinemada film izliyordum. Film adeta deyim yerindeyse tavanlarda oynamaya başlamıştı. ‘‘Deprem mi oluyor acaba?’’ diye sinema salonunda bir hareketlenme, bir telaş yaşanmaya başladı ki sorma gitsin… Neticede Adapazarı bir deprem memleketiydi. Biz de o günlerde çaylak bir delikanlı idik. Herkes kitleler halinde, cümbür cemaat sinema salonunu tahliye ediyordu. Kapılar birden açıldı. Ben de sinema salonunun içinde oturduğum koltukta kalakalmıştım… O hengame ortamında ilk şoku atlattıktan sonra kucağımda bir ağırlık hissettim ve birden dönüp baktığımda bir de ne göreyim! Kucağımda kara mantolu bir genç kız gördüm. Genç kız salondaki sarsıntı esnasında can havliyle salonu terk etmeye çalışırken kalabalıkta ezilmemek için düşmek pahasına kendini yana doğru bırakıvermiş ve o anda hiç bilmeden üstüme düşmüş meğerse… Akabinde kendini toparladı ve gülümseyerek doğruldu ve kucağımdan kalkıp apar topar çıkış kapısına doğru yöneldi. Ben sarsıntı üstüne bir de bu işin tesirini atlatıp kendime geldiğimde kızı çıkış kapısından bana doğru el sallarken gördüm. Tekrar bir tebessümle ‘‘Hadi eyvallah’’ deyiverdi bana… Oturduğum yerde kalakaldım. Ben de nasıl olduysa bağırıverdim birden kızın ardından: ‘‘Gitme seni köyüme götüreyim’’ diye haykırdım kendimde bile olmadan… Haykırışıma cevap mealinde son kez bana gülümsedi ve kaybolup gitti. Bu olaydan sonra o kara mantolu genç kızı üç gece üst üste rüyamda gördüm. Hayali, tebessümü, birden üstüme düşüşü hiç gözümün önünden gitmedi. Sanki sinema salonunda bana veda etmiş de bir şekilde beni tekrar bulmuş da geri dönmüş duygusuna kapılmıştım rüyalarımda. İlk geceki rüyamda onu görüşümde,yine üzerinde kara mantosu vardı. Bir göl kıyısında otururken ayakkabılarını ve çoraplarını çıkarıp ayaklarını suya sarkıtmış... Vakit geceydi, ama karanlık değil; tepsi gibi bir ay var gökyüzünde. Ay ışığı suyun yüzünde oynaşıyor... Üç gece arka arkaya bu rüyayı görmüştüm. Neyse kız bana el sallayıp sinema salonundan çıktıktan sonra birden anons yankılandı ve salonun içine tekrar insanlar doluşmaya başladı. ‘‘Dikkat, dikkat! Film tekrar başlıyor! Seyirciler tekrar içeri girsin!’’ diye anons yapılıyordu. Filmi tekrar izlemeye başladık. İzlemiş olduğum film Yılmaz Güney’in başrolde oynadığı bir filmdi. Filmin sonu çok da acıklıydı. Herkes gözyaşları içinde salondan ayrılmıştı. Filmde iki köylünün birbirine düşmanlığı konu edinilmişti. Yılmaz Güney filmde kızı yere indirip kendini de yere atıyor, ak saçlı yaşlı bir adam da ona doğru fırlıyordu. Köylüler anında birbirlerine düşman gibi saldırmaya başladılar. İnsanlar canhıraş dövüşürken birdenbire bir ses duyuldu:
‘‘Yeter artık ağalar, çok canlar gitti. Aklımızı başımıza toparlayalım. Herkes kendi cenazesini alsın.’’
Neticede kız tarafı kendi cenazesini alırken erkek tarafı da kendi cenazesini alıyordu. Film de bir türküyle bitmiş oldu. Filmi izlediğim salondan ayrılırken tıpkı diğer filmi izlemeye gelen izleyiciler gibi ben de gözyaşlarıma hakim olamadım.
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL