Bu eser, asırlardır yanlış anlaşılan, ötekileştirilen ve sadece folklorik bir öğe olarak görülen Alevilik inancını, temel bir kimlik ya da etnik aidiyet olarak değil, İslamiyet’in Batınî (içsel), ahla...
Bir Yolun Hikayesi: Öz ve Hakikat Bu eser boyunca, Alevilik inancının karmaşık tarihsel ve kültürel katmanlarının ötesine geçerek, onun İslamiyet'in Bâtınî (içsel) ve arı çekirdeği olduğu tezini temellendirmeye çalıştık. Alevilik, zorlu asırlar boyunca, baskı ve dışlanmaya rağmen, Hazreti Muhammed'in tebliğ ettiği dinin ruhunu, ahlakını ve aşkını titizlikle korumuştur. Aleviliğin, İslam'ın sadece şekli kuralları (Zahir) değil, aynı zamanda derin manası (Bâtın) olduğunu kanıtlayan dört temel direği bir kez daha vurgulamak gerekir: Velayet ve Tevhid: Alevilik, Hak-Muhammed-Ali sırrında somutlaşan Tevhid inancını, İmam Ali’nin Velayet’i ile manevi bir süreklilik içinde ele alır. Bu yol, ilim ve irfanın yoludur. Ahlakın Zirvesi: Eline, Diline, Beline sahip olmak düsturu ve Dört Kapı Kırk Makam sistemi, insanın dünyevi hırslarından arınarak İnsan-ı Kâmil olma hedefini, kuru ritüellerden bağımsız, somut bir ahlak pratiği olarak sunar. Adalet ve Rızalık: Görgü Cem’i ve Rızalık Şehri ilkesi, adaleti sadece ilahi bir vaat olmaktan çıkarıp, toplumsal bir yükümlülük ve helalleşme pratiği haline getirir. Kul hakkının dünyada çözülmesi, Alevi etiğinin vazgeçilmezidir. Varlık Birliği ve Hoşgörü: Vahdet-i Vücud felsefesi, tüm yaratılmışları Hakk'ın bir tecellisi olarak görmeyi emreder. Bu idrak, Yetmiş İki Millete Bir Gözle Bakma düsturunu doğurur ve günümüz dünyasına en büyük barış mesajını verir. Kerbela'dan Günümüze: Zalime Boyun Eğmeme Dersi Alevi inancı, Kerbela Olayı'nın manevi dersiyle ebedileşmiştir. İmam Hüseyin'in zalim Yezid'e karşı duruşu, inancın siyasi zorlamalar ve yozlaşmalar karşısında Adalet ve Hakikat uğruna can pahasına bile olsa direnişini sembolize eder. Bu duruş, her Alevi canın kendi içindeki Nefis Muhasebesinde (Bölüm XI) Hüseyin’in safında yer alma yükümlülüğüdür. Çağrı: Gönül Birliği ve Hakikat Bu kitap, bir ayrıştırma metni değil, bir Birlik ve Çağrı manifestosudur. Bugün, İslam coğrafyasında yaşanan mezhep çatışmaları, kin ve dışlama, dinin şekline saplanıp kalmanın ve özünü kaybetmenin acı bir sonucudur. Alevilik, bu anlamda, yozlaşmış yorumlara karşı İslam’ın sevgi, adalet ve irfan dolu vicdanını temsil etmektedir. Ey Hakikat yolunun yolcuları! Gelin, ilim ile irfanı birleştirelim. Ali’nin adaletiyle davranalım. Gönül kırmayalım, zira Gönül Kâbesi Hak’kın tecelli yeridir. Cem'de birleşelim, zira birlik ve beraberlik kurtuluşumuzun tek anahtarıdır. Hakikat tektir. O Hakikat, ne zorlamayla ne de kuru kuralla bulunur; o, ancak Aşk ile yanan, arınmış bir gönül ile idrak edilir. Alevilik, bu aşkın ve irfanın yoludur. Bu eserin, Hakikat'e giden yolda bir Delil (ışık) olması dileğiyle... Aşk ile... Yazar: Hüseyin TURHAL
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.