Gözlerime kefen giydirdiðinden beri
Topraða yakýn bakýþlarým
Mazoþist kanýksamalar sarmalýyor ruhumu
Acý sofrasýnda kýzýl þarap
Doyumsuz bir þölen benimkisi
Ruhumun çakýrkeyifliðinde dökülüyor kelimeler
Benliðimi bulunca anlýyorum
Her þiirimde biraz sen varsýn
Âmâ bir sükûnetin
Saðýr seyircisi oluyorum
Aðýrlýyoruz birbirimizi gecenin yoldaþlýðýnda
Çatýk kaþlý anýlar geçiyor penceremden
Hafýzamda berrak yalan
Ne zaman hatýrlasam lanetlediðimi seni
Göðün göðsüne sýðýnýyor gamzelerim
Ve biliyorum,
Secdeye konan alnýmda yazgým
Her þiirimde biraz sen varsýn
Dolambaçlý yollarda kaybediyorum
Mutluluðun elâ rengi pusulasýný
Yalnýzlýðýmla el ele veriyoruz kayýp kentin rýhtýmýnda
Sessiz bir gemide rotasýz savrulurken
Mýrýldanýyorum ölümün kucaðýnda, bir baþýma
“ Artýk demir almak günü gelmiþse zamandan
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan”
Bu gemi sana getiriyor beni, duyuyorum
Akýntýya kürek çekmek gibi telaþým
Kan çekimi özlemler peydahlýyor ruhum
Ve anlýyorum
Mazimde canlanmaya hazýr sanrýlar,
Her þiirimde biraz sen varsýn
Sanma ki sevgim Kaf Daðý’ný aþmakta
Ya da kinim dünyanýn diðer ucunda
Varlýkla yokluk arasýnda ince bir çizgisin
Anamýn rahminde cenin olsaydým
Ya da kanýmý deðiþseydim sensiz iklimlerde
Kalbimin prangalarýný açýp görseydin hiçliðini
Sen ikinci baharda kana kana içerken güneþi
Ben her sonbaharda yaprak döküyorum
Unutma,
Kalemin namlusunda kurþûni beddua,
Her þiirimde biraz sen varsýn