Yalnızlık İçime Doğana Kadar
"ben içimdeki aþký ete kemiðe bürüyemedim sevgilim" usulca sustum
sen susuyordun
ve biz
çok suskun oluyorduk
anlatamýyorduk aklýmýzdan geçenleri
sadece damaðýmýzdaki mayhoþlukla
ve aþkýn tenimizdeki aptal gülümsemesiyle
gülüyorduk
yüzlerimizi bulamýyorduk
el ele verip ayý arýyorduk kuyunun birinde
cahildik
ve dahi aþk
sadece susuyorduk
sustuðumuz için satýrlar boþ kalýyor
hatýralarýmýz bir kasabanýn yalnýzlýðýna bürünüyor
herþey den uzakta yaþama sevincini
doðmamýþ bir kýz çocuðunun adýnýn ne olacaðýný
ve ayný bulutun üzerimize kaç kez geçtiðini
ýslaklýðýmýz
ürkekliðimizi
sadece gülüyorduk
kýr hikayeleri anlatýyorduk elektrikler kesilince
sonra beton duvarýn suni karanlýðýna gömülüyorduk
soðuk, dar ve yalnýzlýða gebe
saçlarýmý tarýyordun
acýtýyordun
taraðýn içindeki beyaz telleri seviyordun
saçlarýmýn acýmasýný seviyordum
çünkü sadece sen tarýyordun
gece yudumluyordu bizi
aklýmýzdan bir sayý tutup yýldýz kaysýn diye dua ediyorduk
aþka anlam veremiyorduk
içimizden sessizce ölü þairler geçiyordu
ben pencereden onlara sesleniyordum
sense uzun kirpiklerinin arasýndan beni izliyordun
ölüler gülüyordu
saplandýðým karmaþadan kurtuluyordum
o sert
o soðuk duvar beni kendi karanlýðýna sürüklüyordu
biliyordum
ben susunca
sen de susuyordun
içimden yükseliyordun
ayak seslerin,
ölmeliyiz diyordu
sadece ölmeliyiz
yeniden ayný yalnýzlýkta içime doðana kadar sen
...
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.