yýllardýr saklandýðým barýnaktan
ayaklarýmýn götürebildiði kadar uzaða
demir kapýmýn soðukluðuna ki
ilk kez hissediyorum onu
oysa o da benim gibi hep burda.
-iþte oraya
ve yanýna ,
ehlileþmiþ bir yalnýzlaþmayla gidip
düþü/yorum
alnýný otobüs camýna
parmaklarýný nefesine dayamýþ afeti zulme
hayýr.
ahvalimden sýr yok
ayak parmaklarýma bulaþan çamur yüzüme muþtu oluyor.
insanlar aðlýyor omuz hýzalarýmda
elleri ceplerinde ýsýnan aylaklar
düþleri soðuk
kar altýnda,
köprüde el açan
siyah poþetlere aðlayan
þevkatimden çok cebime bakan
aç gözlü bir dilenci ihaneti gibi
rehnedilmiþ bir saatin akrebiyim.
yavaþ ve sessizce soluyorum
aklýmý yitiriþimin cinayet saniyelerini.
gözlerini.
hatýrlamýyorum.
ve artýk bir daha asla dememek için
acýya son reddesine kadar olgunlaþmalýyým.
daha fazla aðlamamak için
en çok ben aðlamalýyým
daha fazla üþümemek için bu zamanlar
en çok ben üþümeliyim.
güneþin esmer tenine kýzarcasýna
en çok ben yanmalýyým.
en çok ben dememek için
en çok ben...
þeþbeþ diyorum elimdeki zarlara
hep yek geliyor ne fayda