“Sensizliði dinliyorum, tüm kalbimle, Çýt bile çýkmýyor.”
Sensizken ortalýk ne kadar sessiz, Buruþturulmuþ hüznün sesi deðiyor yüzüme, Yüzüm sessizleþiyor, Sonra ellerim…
Bir þarap kýrmýzýlýðýnda býraktým yüzümü, Saçlarýmýn arasýna sakladým. Saçlarým þarap kadar ýslak, Yüzüm kansýz…
Þimdi oda dolusu susmak yakýþýr hüzünlerime, Uzaklara, çok uzaklara bakmak yakýþýr, gözlerime, Yakýnýmda deðilsin ki, Bu yüzden en çok hüzün yakýþýr yüzüme…
Kaç gün beklenir daha böyle en uzunlarýndan, Peygamber sabrýyla, Çalýnan kapýlarýn her açýlýþý, bir hüsran, Hayal kýrýklýðýyla…
Sensizliðim sessiz en çok, Sesime ihtiyacým yok, Sesin olmadan sesim uzak, Sensizliðim kadar Sensizliðim…
Susmalarým bu yüzden çok…
Gökyüzünde özgürlük þarkýlarý söyleyen güvercinler kadar sessizliðim, Serbest artýk sensizliðim… Uçurumun kenarýnda bedenim, Gözlerim boþlukta, gözlerim uzakta…
Gözlerim yok… Gökyüzüne saldýðým hüzünlerin peþinde gitti, Geri gelmeyecek, Çünkü çaðýran sesim yok,