O kadar boþ þey konuþuyorduk ki, Biz onca Dolu’yken… Zaman Boþa geçiyordu, Biz aðzýna kadar dolarken…
Neyi anlatýyorduk birbirimize? Hangi hikayeydi bu oynadýðýmýz… Masallarda oyalandýðýmýz… Hiç gelmeyecek bir Roman’ýn Kahramanýydýk, Hiç kavuþamayacak iki sevdalý…
Biz boþa konuþuyorduk, Ve zaman isteðimiz dýþýnda ilerliyordu Kendi istediði gibi… Konuþmayýnca da geçiyordu iþte zaman, Her þey bizden baðýmsýzdý…
Yüreðimi bozguna uðratmýþ yitik savaþýn kahramaný, Ýçimden terk etim bu þehri, bu sokaklarý Ýçime sakladým soluklarý Soluk soluða’yým…
Aðzýna kadar týka basa doluyken biz, Boþa çýkýyorduk yine… Bomboþ kalýyordu ellerimiz arka sokaklarda, Yüreklerimizde acýlar doluyken…
Geldin, gittim iþte… Yine boþa çýktýk. Bir avuç toprak sonumuz, Biraz dua, biraz rahmet, belki biraz da azap… Ve yaðmur yaðýnca toprak kokusu yok artýk, Çamur sonumuz…
(OnAltý-Þubat-ÝkiBinOnÝki*10:25) Nevin Akbulut
Sosyal Medyada Paylaşın:
Kıpkırmızı Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.