’Ali için..’
(*)
ey dermansýzlýðýmýn mecali, takatim
sonsuz buzulumun yanan kalbi
sabýrsýzlýðýmýn sakin denizi
gözlerimin huzur ülkesi
Behram..
sen gelmezden evvel kýrýk bir kemandým
bir ezginin týnýsýnda döndü baþým
sisli bir uzaklýðýn ötesinden
yakýnýma geldiðinde
Aþk’týn..
günlerimiz neþeyle kafa tutuyorken yýllara
yýllar birikiyordu parmaklarýmýzda
ben sana dönüyordum
durmadan sen
ve biz..
reyhan kokulu bir ev düþlüyorduk
kahve tadýnda akþamlar
siyah saklý geceler
çýlgýnlýklarýmýz
ötelerden..
avucumun içinde avuç için varken
terlemiþ dudak kývrýmlarýmýz
öbek öbek yansýyýþlarýmýz
ve öpüþlerimiz
yangýn..
dinle ey ömrümün reha dayanaðý
el’den yakýn ellerinin sýcaðý
ben sana koþan kadýn
sen bana sevdalý
saklý yaným..
(**)
duy beni
ay bereketi müjdeledi
yorgun argýn sana geliyorum
öykümüzü meltem rüzgarlarýnýn sesiyle
vurgun yemiþ ýlýk yaðmurlara sürüklüyorum
bir ses etsen çözülür
öfkemden büyük(tür) sevgim
ahh benim boþluklarýmdan ka(na)yan yýldýzým
gülüþünü gözlerimden iç, kana kana iç yoksa azalýyorum
sevgilim, beni aydýnlýðýna çýkar, cemaline yansýsýn bir çekimlik soluðum
oyy...
benim iyimser adamým
þýmartarak sev, aklýmýn iplerinden tut beni
saçaklý hallerimden yakala, yoksa düþeceðim uyandýðýmda
gülümseyen yaným, koynumuza esmer çýrpýnýþlarca dökülürken hevesimiz
bizi bir bardaðýn içine sal, sarmaþ dolaþ olsun sýcak bir ikindide çýrýlçýplak bedenimiz
biz yutkunduðumuz bir yudum suda, gecenin en karanlýk çýkmazýnda alnýna dokunduk güneþin
bir daha dokunalým
bir daha damýtalým
bir daha
ölelim
...
fulya/temmuz2011