ölüm suyunu serptikçe
ýlýk hüzünler yerleþir gözlerime
sabahýn boynunda sayýklarken kývaranan düþler
soluðum donuk
gece ki
yalnýzlýðýn acýlar doðurduðu
dökümüne konar
yüzümün gizlendiði her yer deniz
maviyi kýtlýða kelepçelemiþ karanlýk
gölgelerde mor hýþýrtý
serin ayrýlýk havasý sanki
bütün bu olanlar
bir parça anýmsamak adýna
geçmiþin gözbebeklerini
sancýyla sýðýndýðým odalar uçurum yarýklarý
hangi kentte kol gezsem
unutulmuþ kelebekler
ve ölüm acemi dalgýnlýklarda iz
suda sektikçe anýlar
yok kalbim
her eþya siyahýný giymiþ
kaybolmuþ ýþýk
sarkýtýn pencere dibindeki aðaçlarý
en derin kuyulara
yaralandýkça adamlar
aðlatýrým bir anneyi
ellerimde
akýyor Aðustos gökyüzünden
son misafirim yalnýzlýk
kimse oturmasýn güneþin parmaklarýna
yeniden doðana dek