- bütün Türkistan Savaþçýlarý’na...
sesimin ulaþtýðý tüm cephede hür sözüm
ve býçkýn göðüslerde uzun karlý akþamlar
kayda geçirilirken Altay yanýðý yüzüm
semâyý omuzlayan her yaramdan gül damlar
yürürüm þu sipersiz coðrafyam dar içimde
ey Türkistan, yürürüm; bir seyir var içimde
yaðar burkutlarýmýn çelik temren pençesi
sabýr tasýnda obam ünler Rus’a Çinli’ye
ve kuþluk vaktine dek bütün kuþlarýn sesi
bir aðýz tanrý birler solgun kara dinliye
yurdumda zürriyetim köþe bucak ay Hüdây
ne kaçak eyle beni ne de yüke say Hüdây
elbette ki bað boðum ýrkýma dolanda toy
þahlanýr sayatlarým saylarda misil misil
orta kuþak yuðlarda alazlanýr cümle huy
gözyaþlarýmla büyür ala yunak bir nesil
andolsun yedi göbek yedi düðüm o güne
Böke Batur öðüdü öðüttüðüm o güne
harsýmla secdelerim anamýn ak sütünü
gürlerim Köktogay’da ümitler gülüþtükçe
asrý ekmekler cengim; kara örtüsü tünü
kara saçýmdan çekip toprakla bölüþtükçe
nice tohum çatlatýr kýra yatýk kaþlarým
nice düþman eceli kara çatýk kaþlarým
pusularým puslanýr avuç içim bembeyaz
ölümler beðenirim bin yýllýk betiklerden
takvimsiz renklerimi þakýrdatýr da ayaz
tutunurum sabrýma sabýrsýz tetiklerden
düþen benim kalkan ben delik deþik gövdemle
daðlarý kürür gölgem bala-beþik gövdemle
ey Türkistan, yürürüm; damar damar nârýna
kanýmla imzaladým ben kayýtsýz kinleri
yarýna sere serpe bir tomurcuk kârýna
adak verdim adadým, kadýn erkek binleri
hürriyetim imâným, düþse sýzým kaldýrýr
imâným; düþsem bir gün, oðlum kýzým kaldýrýr
Gez Kurt’ta ekimlerim tutanaksýz ve koçak
evime evdeþime çekik gözlerim pusat
göç yollarýmý tutar kýr soluyan her saçak
ve kýpkýrmýzý tuðum baskýnlarýmdan hasat
zeytin zeytin yeþerir meþ’âleler yaðýya
rüzgâr yalayan atlar al yeleler yaðýya
avuçlarým uzanýr aksungur tüneðine
yaslanýr çiçeklere koynumun sapaklarý
yer yataðý düþlerden her taþýn beneðine
bir ok gibi saplanýr yorgun dizkapaklarý
bin yadýma bir adým yurdumu alýr adým
ey Türkistan, yurdumda isyancý kalýr adým
kurt ulumalarýnda baþým esrik ve aylak
günbatýmýný bekler ayaðý yalýn yamaç
sallar ufku kökünden gözlerime basarak
çifte büklüm yapraklar yeþil dallar gür aðaç
kanat açarým vakte han-saraylar ardýmda
çoðul söylencesinde dolunaylar ardýmda
ala sayvan avlakta nimetim süreðime
yýldýrým gibi inip diz çöktürdüðüm belâ
devrâný yazýt yazýt iþlerken ereðime
kolumu kulaðýmý doðrar sarý istilâ
cihâna açan benim bende açan Kamambal
boyun verdiðim hâlde benden kaçan Kamambal
odlanýr yüreðimde akar da billûr billûr
tarih boyu eziyet bitmek bilmeyen kýyým
bilmem hangi atlasýn ortasýna düþen nûr
bilmem hangi böceðin taptazecik rýzkýyým?
Urumçi sokaklarý kokumdan tanýr beni,
ölmedim ben ölmedim öldü mü sanýr beni?
2 Eylül 2010 / Gaziantep
Hakan Ýlhan Kurt