‘Ses ver sesime, yankýsýz býrakma feryadýmý,
nasýl seviyorsam yaþamayý seni de öyle seviyorum’
Otuz altý mevsim sonrasý, soðuk bir kýþ gecesi
Parmaklarýmý üþüten yalnýzlýk, soðuðun yabancý bir dilde karþýlýðý.
Mevsim kýþ, ama bir parça kar yok,
Gökyüzü gri ama kar inadýna yaðmýyor…
Kimsesiz limanlardan birindeyim, diðerleri gibi terk edilmiþ ve çürümüþ.
Martýlar her zamanki yerlerinde, açlýðýn derin boþluðu çýðlýklarýnda
Vurdumduymaz tok bir acýyla gözlerimi uzaklara sürüklüyorum,
Ve hala kar yaðsýn diye bekliyorum…
Küçük bir balýkçý teknesi, kimsesizliðimi aðlarýna sarýp,
Balýklara yem diye sunuyor.
Biraz sonra bir fýrtýnaya dönüþecek hafif yel kýrlaþan saçlarýmda eski bir aðýt gibi.
Tüm gücümle baðýrýyorum, geri dönün, birazdan kopacak fýrtýna,
Sizi de alýp götürecek, sesimin ulaþmadýðý yankýsýz yerlere…
Ve gözden kayboluyor balýkçý teknesi, birkaç martýyla ayný anda.
Sol elimin esmer yanýðý rengi havanýn bembeyaz soðuðunu hissediyor,
Ama kar yine de yaðmýyor…
Yürüyorum, geride býrakýp kimsesiz limanlarý yokluk kaldýrýmlarýna,
Kendimi bir sokak çocuðu yalnýzlýðýna terk ediyorum,
Kendimden uzaklaþýp bir kenti baþtan sona kaldýrýmlarda arýyorum.
Gözlerimin deðdiði her yerde farklý bir acý büyüyor, bir çok sesten sadece birini anlayýp,
Duvarlarýn ötesinde karýn yaðmadýðý bu þehirde bir cinayete kulaklarýmla
Þahitlik ediyorum…
Sol kolumun aðrýsý siyah kazaðýmýn artýk ýsýtmadýðýný anýmsatýrken
Yürümeye devam ediyorum ,
Kar eski bir romanda unutulmuþ çok eski bir þehirde
Benimse sadece umutlarým var ve geride kalmýþ otuz altý mevsim…
Aykýrýyým bu zamana, düzensiz adýmlarým kör karanlýklarda,
Yeni bir son mu derken dudaklarýmla, dilimi kanatýp susmayý diliyorum tanrýdan…
Ellerim buz gibi ama kar yaðmýyor bu günahýn üstüne…
Unutuyorum bu kenti, ayak izlerimi siliyorum kaldýrýmlardan,
Cinayetleri bir bir yankýsýzlýða sürgün ediyorum
Daðlarý özlüyorum, bir dað ateþinin sýcaðý belki de yeniden hissettirir parmak uçlarýmý.
Çadýra benzetiyorum uzaktan, yaklaþýnca tahtýn da baþsýz bir kral
Çýrýlçýplak ve savunmasýz,
Bir çok kül yýðýný ve çaresiz mitolojik çýðlýklarýný duyuyorum
Sesler sonra bir aðýt en sonunda dað ateþinin dumanýyla sonsuza karýþýyor…
Nefesim onca mevsim sonra burada ihanet ediyor bana
Kar hala yaðmýyor, ellerimi özlüyorum
Bir zamanlar dokunmak istediði ne varsa hepsini özlüyorum…
Taþ ve dikenlerle, yol uzun
Doruklar bu yüzden mi ulaþýlmaz bir sevgili?
Gökyüzüne yaklaþýyorum,
Hangi bulutu tutsam diye gözlerimle gülerken
Yaný baþýmda bir ses çaresiz
Bilmediðim bir dilde anlamadýðým bir þiveyle.
Karþý tepelerden yanký bulup döndükçe dilini bilmediðim bu çýðlýk bile
Yitirilmiþ bir yaþamý belki de birden çok insaný anmak niyetinde…
Yýldýzlarý büyütüyorum gözbebeklerimde, sabaha vardým nerdeyse
Güneþ tam kalbimin üstünde
Bir de kar yaðsa bitse bu kirli yalnýzlýk, beyaza bürünse gri yeryüzü
Bir mevsim daha geçse…
Güneþ kayýyor yýldýzlarýn yerine
Sabah olmasýný beklerken
Ölümünü izliyorum güneþin
Doðudan batýya doðru…
Bir sürü çýðlýk,
Çoðu kadýn, çoðu çocuk
Çoðu benim çoðu sen, çoðu biz
Hepsi yankýsýz hepsi ayný dilde
Anlasana…anlasana…
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.