’Anlardýn, bir defâ seni benim gözlerimle görebilseydin eðer...’
Semâ üþürken yüzüm, ellerin kadar sýcak;
Seher vakti kokunu ararken köþe bucak,
Zerreden seyyâreye zikirle yoðrulurum.
Deðil ki sesin gelse, uzaktan kucak kucak
Adýný duyduðumda, aniden doðrulurum.
Ýki yakamdan tutar, kýzdýrdýðým her sabah;
Gün ayak sürüyünce tövbelediðim günah,
Çarpar beni nârýna, alazla cenklenirim.
Ne gam! Boyansa gövdem, çalafýrça simsiyah
Ben o gözlerindeki, cennette renklenirim.
Sanma susar yüreðim, susturur çakýr ayaz;
Tebessüm emzirirken dudaklarýn, bembeyaz
Velûr avuçlarýna usulca yayýlýrým.
Kime kalmýþ, kime ne dizlerimdeki niyaz;
Kâh sende bayýlýrým, kâh sende ayýlýrým.
Sular kabarýr, cezben gerdiðinde kol kanat;
Okyanus tutuþturan zer hûzmelere inat,
Mercan gözyaþlarýmý, nuruna kâselerim.
Ne deðiþir ki çökse, aynanda lâl saltanat;
Akkor kesmiþ alnýmý, alnýnla bûselerim.
Sükût olan ne varsa, çalçene çarþý pazar;
Bir þehri diðer þehre taþýrken azar azar,
Gece gündüz peþinde, sanma ki yorulurum.
Çayýr çimen yeþermiþ, çiy yürümüþ ne yazar;
Yedi iklim sebepsiz, gölgenden sorulurum.
Sýzar kalýr yanýmda, yaný baþýmda kalem;
Söz neþrimde çengiye, imrenirken elâlem,
Kalbî her hecesinde, ben Hâkk-ý secdelerim.
Görülmese ne çýkar, satýr satýr risâlem;
Göðsünde Ýsrâfil’in sûrunu müjdelerim.
Mor vadide menekþe, yazý yabanda nergis;
Ýçimi kömeçlerken, dar coðrâfya, derin sis,
Nefesin nefesimde, ateþle sýnanýrým.
Kimin umurunda ki, efil efil kör nefis;
Üç noktalýk seyrimde, aþkýnla donanýrým.
Yirmibir Ocak Ýkibinon – Gaziantep
Hakan Ýlhan Kurt