Bir simitçi çocuk, Daha yedi yaþýnda, Soðuktan minik kulaklarý, Kýpkýrmýzý olmuþ, Kolunda kocaman bir simit sepeti, Yaðmur altýnda koþuyor, Gözyaþlarý yaðmurla karýþýk. Yüreði ýslanmýþ, Elleri üþümüþ, Sesi kýsýlmýþta Mor dudaklarýn arasýndan, Ýnce titrek bir ses baðýrýyor. “Taze simit var” Ayaðýndaki lastik ayakkabý, Delinmiþ. Islanýyor yamalý çoraplarý, Üþüyor ayaklarý. Bir kelebek gibi þaþkýn, Uçuyor. Sýcak düþlere doðru, Bir umut almýþ da, Uykusuz gözlerine sürüyor. Bir sevda bulmuþ da Yüreðine bastýrýyor. Cebinde birkaç kuruþ bozuk para, Sepetinde sýcacýk simitler. Koþturuyor yokuþ yolda. Duyulur duyulmaz ince bir sesle, Hala baðýrýyor, “Simitlerim taze.”
onur sancak
Sosyal Medyada Paylaşın:
onurmagazin Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.