Kimliksiz bir rüzgâr soluðuyduk mai’de
gölgemize yuva yaparken güvercin gagalarý
bedenimde büyüyorken gecekondu ellerin
sabahlarý bir metropol çiçeðiydim ben
minarelerde ezan sesiydi inceden süzülüp
ruhun ve umudun kanyonlarýnda yer bulan
güneþe tülden kýyafetler diktik de
her çekirge sýçrayýþýnda yine
ve yenidendi hayat…
bir hikâyenin sancýsýna merhemdik bilinçsiz
ey topraðýna ruhunu adamýþ annelerin baþý
dokundukça geçmiþini arayan gümüþten gözler
bir nakkaþýn yediveren ellerinde kuduran yalnýzlýk
zaman kölelerini yüceltir ancak
ve çocuklar inanýrken aþklarýn ölmediðine
büyümek kirli rüyâlara bürünmektir
silkin de hicabýndan kurtulsun haleli yüzün
silkin de yüreðimi dök yüreðinin kalýbýna
akþamlarý tutkunun izleðinde yanar daðlar
bir mart ayazý süpürür bütün uçurumlarýmý
aklý (s)elim adamlarýn hasat zamanlarýnda
çocuklarýn öldüðü bir fanustur dünya
sabahlara uyanýrken kaldýrým yataklarda
dilimde yaðmurun paslanmaz tuzaklarý var
milâdýn ve dolmuþ bir miyâdýn bininci yýlýnda
geceden kalma çelimsiz bir þiirsin ufukta
aklýmda özlemin durulmaz duraklarý var
üstelik baþkalarýnýn menziline hedefken sonuçta!
…
Nevzat KONÞER
Eylül 09